10 Temmuz 2013 Çarşamba

Ramazan yazıları (3) Bir soru üzerine...

Sayfanızın sağında verdiğiniz hadisten tam olarak ne anlamalıyız ? Ayrıca facedeki hesabınızı dondurmasanız olmaz mıydı ?

Hadis-i şerif aşağıdaki gibidir. Hadisin sebebi ise; bir gün güzel Peygamberimiz (sav) hutbede iken üç kez amin buyururlar. Meraklı gözlerle bakan ashabına aşağıdaki sözleri büyük vahiy meleği Cebrail'in söylediğini ve kendisinin de bu sebeple amin dediğini beyan ederler.

''Ramazan girip çıktığı halde günahları affedilmemiş olan insanın burnu sürtülsün.

Anne ve babasına veya bunlardan birine yetişip de onlar sayesinde cennete girmeyen kimsenin de burnu sürtülsün.

Ben yanında zikredildigim zaman bana salat okumayan kimsesinin de burnu sürtülsün!''
(Tirmizi, Daavat 110, (3539)

Bu aya ramazan isminin verilmesi günahları yaktığı içindir… (İbn Kudâme, el- Muğnî, IV, 324)

“Ramazan” isminin lugat manasında; temizlik, yakmak ve keskinlik manaları mevcuttur.

“Ramazan”; yaz sonunda yağıp, yer yüzünü tozdan temizleyen yağmur manasına gelir. Bu yağmur yeryüzünu temizlediği gibi, Şehr-i Ramazan da, ehli imanı günahlardan yıkayıp, kalplerini temizler. Yine; kızgın yerde, yalın ayak yürümek sebebiyle, yanmak manasına gelir. Bu ayda çekilen açlık, susuzluk ve ızdırap sebebiyle Cenab-ı Hak, kulunun günahlarını yakar. Diğer bir manası da, kılıcı inceltip keskinleştirmek için, iki taş arasına koyup dövmektir. Her türlü kötülük ile bezenmiş olan nefis, bu ayda tutulan oruç ve yapılan diğer ibadetler ile terbiye edilir.

“Ramazan” isminin Cenab-ı Hakk’ın güzel isimlerinden biri olduğu rivayeti de mevcuttur. (Elmalılı, Hak Dini Kur’an Dili c. 1 s. 643-44)

Bu özet bilgiden sonra, oruç ayı öyle bir fırsattır ki, geçmişe tevbe ederek bu aya hürmetli davranan,   elinden gelidğince bu büyük misafiri iyi ağırlamaya çalışan bir Müslüman, bayrama günahlarından arınmış olarak tertemiz erişir. Kur'anın nazil olduğu Kadir gecesinin de bulunduğu bu ayı, ganimet bilip, günahlarından temizlenme fırsatını önemsemeyen kulun burnu sürtsün denilmesindeki derinlik üzerinde ne kadar düşünülse azdır. Düşünelim, bir yıl, nefsimize uyduk, günahlarımızı çoğalttık; işte Allah'ın merhameti, lütf-u keremi...Bize bir ay geçmişi silme fırsatı bahşediyor. Bunu görmezden gelerek yaşamayı sürdürmek ne kadar akıllıca olur ?

Hazır oruç tutuyorsun diyelim, namazı da kılarsın, gecelerini de teravih ile ihya edersin...Severek ve gönülden yapanlar için oruç yalnızca nefse ağır gelir, ama zaman içinde ruhun huzurla beslendiğini fark edenler, bu ayın bitmesini, gitmesini hiç istemezler...

Yine kişinin anne-babası ile birlikte yaşarken, onları razı ve hoşnut edemeyip, cennet fırsatını kaçırması kadar büyük bedbahtlık olabilir mi ? Kur'an-ı Kerim'de anne ve babalarımıza ''öf'' bile demememiz ihtar edilmiş ve onlara yumuşaklıkla davranmamız emredilmiştir.

''Rabbin kesin olarak şunları emretti: Ancak kendisine ibadet edin, anne ve babaya iyilik edin. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, sakın onlara «öf» bile deme ve onları azarlama. İkisine de tatlı ve güzel söz söyle.''  (İsra suresi : 23 )

Bir diğeri de, güzel Peygamberimiz'in (sallahü aleyhi ve sellem ) pak isimleri anıldığı zaman, O'na (selamların en güzeli olsun) bir salat-ü selamı esirgeyip en büyük cimri konumunda olanlar
kastedilmiştir.
Öyle ya, bir düşünelim, kainat ve her şey O yaratılıp, dünyamıza teşrif edecek diye yaratıldı. Bizler O'nun (sav) yüzü suyu hürmetine varlığa getirildik. O yaratılmayacak olsa ilahi planda, bizler zaten anılır bir şey olmayacaktık. Bir tek bu bile yetmez mi, bizlere aşırı derecede düşkün Sevgili Önderimiz, Örneğimiz, Peygamberimize selavat getirmeye sebep...
Zaten içinde aşktan kırıntısı olan bunları, karşıklı menfaat gibi düşünmeksizin, hürmeten salavat getir mez mi ?

Zaten bu bir Kur'an emridir : ''Gerçekten Allah ve melekleri Peygambere salât ederler. Ey iman edenler! Siz de ona teslimiyetle salât ve selâm edin.'' ( Ahzab suresi : 56 )

Diğer soruya cevaben; evet bu konuda çok sitem alıyorum. Hatta vefasız olmakla bile itham ediliyorum. Oysa face'ye veda ettiğimi belirtmiştim. Paylaşım yapmasan da hesap kalsın ısrarının arkasında, paylaşım yaparım beklentisi var gibi geliyor bana, bir başka arkadaşım da, paylaşım yapmasan da, seni görüyormuş gibi özlem gideriyoruz demiş. Allah sevginize layık etsin.

Soru sahibine teşekkürlerimle...