5 Nisan 2015 Pazar

Güle güle Kayahan...

Kayahan'da dünyasını değişti...

Akciğer kanserinden...

Ecel anına kadar, sigara belasının çilesini çekti.

Son mini konseriyle helallaştı ve gitti...

Çok üzüldüm...

Birer birer azalıyoruz, şu gafletin derin efsunuyla hızla tükettiğimiz günler içinde...

Ben de ayrı bir hatırası olan şarkısı, ''İlk değil...''

Çok ağlamışlığım vardır bu şarkısını dinlerken...

Kayahan'ın genç eşini de ayrı bir taktirle anmak lazım. Yıllarca süren hastalığında eşini bir bahane ile terketmedi.

Bir söyleşide kendisine  sorulan soruya verdiği cevap sebebiyle olsa gerek, bazı yobaz medyada Kayahan'ın vefatı hak ettiği yeri bulmadı!

Allah merhametiyle muamele etsin inşallah.Güle güle anılarımızı albümlerde biriktiren,adam gibi adam...

 İşte o söyleşiden bir kesit :

''- Yaşamda en çok neye önem verirsiniz?

Adam olmaya. Benim yaşamımda ilk önce adam olmak önemlidir. İnsanlar eğer adamsalar, benim için kıymetlidirler. Kişilerin nerede oldukları ve mevkileri benim için önemli değildir. Aynı şey benim için de geçerlidir. Ben nerede olursam olayım, adam olmadıktan sonra hiçbir şey ifade etmem.

- Adamlık öğrenilir mi?

Bana göre adamlığı en güzel din kitapları anlatır. Benim kitabım da Kur’an-ı Kerim. Ben adamlığı oradan öğreniyorum. Doğru bir insan ve doğru bir kul olmak meselesi benim için vazgeçilmezdir.

- Din, ne kadar ve nasıl sirayet etmeli yaşama? Sınırı, dengesi nedir bunun?

Dengesi, sünneti Peygamber Efendimizin yaşadığı gibi yaşamaktır. Bence ‘had’, ‘sınır’ oradadır. Sabahtan akşama kadar vakti ibadetle geçirmek aşırıya kaçmaktır. Ama Peygamber Efendimiz gibi yaşarsak, doğru yaşarız. Her şeyin aşırısı zarardır. Kalp yapmak, insan sevindirmek ve eve lazım olan halıyı da camiye vermemek meselesi önemlidir. Karnın tokken açı düşünebiliyorsan, sıcaktayken soğukta olan için üzülüyorsan adam olmaya başlıyorsun demektir.''