5 Şubat 2018 Pazartesi

Rüveyda'ya mektuplar (35)

 

Şubat da bir çırpıda Ocak’ın yerini aldı… Kışın sokaklar gürültüsüz, insanlar evlerinde. Artık gereksiz ve incitici sesler yok, olması gerektiği gibi… Gece erkence  çöken gri bir sessizlik ve uykuya yenilmiş insanların masum yüz ifadeleri gözümün önüne geliyor.

Sokaklar adına köpek dediğimiz hayvancıkların; adına insan denilen canlılardan kendilerini daha güvende hissederek, huzurla çöpleri karıştırıp karınlarını doyurdukları zaman diliminde daha huzurlu.

Alışmışız, ayların, mevsimlerin sırasını şaşırmadan gelişine, güneşin vaktinde gidip, gelmesine… İnsan her şeye ister istemez alışıyor. Alışmak demişken; farkında olmadığımız en zayıf zaaflarımızdan aslında... Alışmaya alışmamak için çabaladığımız da olur zamanın yetimliğinde... Bazen bir işe yaramadığını, bazen de geç kaldığımızı fark ederiz... Alışmak, bir tür bağımlılıktır... Alışmak, aşktan daha güçlü bir bağdır.


 ....devamını kitabımdan okuyabilirsiniz.