▼
13 Temmuz 2013 Cumartesi
Ramazan yazıları (6) Evrene mesaj göndermek !
"-Soru: Hocam kafam karıştı. Evrene mesaj göndererek yaydığımız enerji ile isteklerimize sahip olabileceğimiz söyleniyor bugünlerde. Bu gizli şirke girer mi? Dua ile ayni değil mi bu evrene mesaj göndermek?
-Cevap: Evren Allah'ın yarattığı eser olmaktan başka nedir de Allah yerine ona mesaj gönderiyorlar? İsteklerini evren mi yaratıyor? Maalesef müşrik kişisel gelişimi yayarak dinimizin altını çaktırmadan oydular. Maalesef insanları Allah'tan başka ilahi güçlere inandırarak cennetten mahrum ettiler.
İnsan 'pozitif düşünüyorum, hayata olumlu bakıyorum ve mutlu hissediyorum' diyebilir. Ya da bu anlatıma dini bir içerik katıp, 'olumlu düşüncemi Allah mutlulukla mükafatlandırıyor' diye düşünebilir. Zaten bu bir ilahi ilke olarak insan fıtratına konulmuştur.
Ancak, evrene enerji gönderip evrenden isteklerinin karşılığını aldığını söylemek ve bunu söylerken cümlede Allah'ın yerine doğayı yerleştirmek, evrenin kendi kendine karşılık verebileceğini savunmak çok büyük hatadır. Yiyeceklere 'doğanın hediyesi' demek gibi korkunç bir şirktir.
Üstelik bu şirk, insanın kibirlenmesi veya nefsine zati güç atfetmesi gibi gizli şirk değil; apaçık, bağıra çağıra şirktir. Putperestlerin şirkinden daha şiddetli şirktir. Evreni ilahlaştırıp Allaha ortak koşmaktır. Evrenin de kendi kendine karşılık verebileceğini, isteği/dua ettiği şeyi yaratabileceğini varsaymaktır.
Evrenden istemek 'Allahtan istemek anlamındaki dua' ile şeklen benziyor diye nasıl bir ve aynı olabilir? Dana yemekle domuz yemek kıyaslanırsa ikisi de et yemektir diye birbirinin aynı mı? Şeytana tapmakla Allah tapmanın ikisi de tapınmaktır diye birbirinin aynı denebilir mi? Bir insanın nikâhlı eşiyle bir olması, nikâhsız yabancıyla bir olmasının suretiyle benzetilebilir mi? Bir katili idam etmekle, bir masum çocuğu zulmen öldürmek aynı olabilir mi?
Mesaj göndermek gibi kibirli bir laf boyun eğip yakarmak anlamındaki duayla aynı sınıfa nasıl girebilir? Allah'tan dilemekle evrene laf göndermek nasıl kıyaslanabilir? Allah'ım arası yerle gökten daha büyük olan bu iki zıt şeyi aynı kefede sanmak gibi bir akıl kaybıyla bizi cezalandırma. Bizi aşağıların aşağısına düşürme. Lütfunla Allah'ım."
Dr. Muhammed Bozdağ
Konuya dair bir kaç satır da Murat Mesut eklesin:
Bazı sanatçılarımızın da sık sık uzak doğuya gittiğini, Budizm, Taoizm gibi felsefelerden Karma'cı/Nirvana olduklarını biliyoruz. Yank-yink'ler, reikiler, çakralar... vesaire.
Malum iki çeşit din vardır. İlahi kaynaklı ehl-i Kitap (bizim gibi ), bir de ilahi kaynaklı olmayan (bunlara da kitapsız dinler diyoruz.) Her ne kadar felsefik olarak kitapları yazılmışsa da, örneğin Hristiyanlık gibi ehl-i kitap değildir, yani bozulmaya uğramazdan önceki ilk hali ilahi kaynaklı değil, gerçek bir Peygamber vasıtası ile gelmemiş.
Ve kendilerinin o hümanistliklerinin, (!) öğretilerinin (!) boyutunu ARAKAN 'da halen görmekteyiz!
Bizim yerliler meditasyon yaparak, zazen, tantrikler, yogalar vesaire...Bir çok bakımdan İslam tasavvufundan taklitler. Yani aslı bizdeyken onca yolu tepen sanatçılarımıza duyurulur..Ben bunu dediğim zaman biri de hemen çıkıp :'' Feng shui en az 4000 yıllık bir sanat, oysa İslam 1400 yıllık diyor ya, en çok da bu cehalete ölüyorum ! İlk Peygamber ve ilk insanla İslam dini var oldu, Hz.İsa'da, Hz.Musa'da (as) Müslüman idi ve İslam'a davet ettiler.Onlardan sonra isimler kitaplar değişmiş, isimleri Hristiyanlık Yahudilik olmuştur.
Kişisel gelişim adı altında, uzak doğu mistizmi (daha doğru kelime şirki,putçuluğu) sinsice yaygınlaştırılmaktadır ! Ve yukarıda hocanın yazısında altını çizdiği gibi, bu durum çok kişiyi İSLAM DİNİNDEN ÇIKARMAKTADIR !
''Evrene pozitif enerji gönder, evren sana daha iyisini verecektir..!''
Görünüşte ne kadar masum bir cümle değil mi?
Oysa evrenin, doğanın,sonsuzluğun BİR TEK RABBİ sahibi var ama bu tür kitap ve kişilerin ağzından ALLAH dendiğini duyamazsınız..!
Ve onlarla tartışan biriyle baş edemediklerinde senden kaçıyorum diyemediklerinden ''seni serbest bırakıyorum '' (!) der ve kibarca sizden sıvışırlar, zira onlar için gerçek İslam'ı bilen ve ALLAH denmemesini sorgulayan biri nasılsa dinlerinin adayı olmaya namzet değildir. Reenkarnasyon(yani başka bedenlerde tekrar dünyaya gelme) inancı bile tek başına Müslümanın inancına aykırı saçmalar ötesi bir kurgudur.
Yazı uzadı farkındayım ama, son cümleden olmak üzere; piyasada pek çok ''kişisel gelişim'' adı altında insanımızı dinden eden, kitapların satıldığını bilmemiz konusunda uyarmış olayım..
Bizim dinimizin güzellikleri ve tasavvufumuzun zenginleri bize yeter, vesselam.
Mümkün olduğunca bu yazıyı çevrenizde paylaşmanızı öneririm, yazık oluyor insanımıza...