31 Temmuz 2017 Pazartesi

Bir gün başkan olursam...


Başlığa bakıp, cidden başkan olmayı düşündüğümü sanmayın. Hem zaten kastım belediye başkanı, hem il, ilçe de değil; belde belediye başkanlığı. 😊

O zaman geldiğinde şehrin tüm duvarlarını grafiti sanatçılarına parsel parsel sunacağım. Hatta boya malzeme ve emeklerinin karşılığı da belediyeye ait olacak, ne de olsa her belediyenin kültür işlerine ayrılan bütçesi var.

Grafiti demek yerine sokak sanatı/sanatçısı diyenler de var. Türk Dil Kurumu sözlüğünde: ''Duvar yazısı, duvarlara yazılan, genellikle politik içerikli slogan.
Duvarlara özel yazı teknikleri kullanılarak yazılan yazı, grafiti.'' şeklinde tarif edilmiş.

Eski çağlarda, mağara duvarları belki de duvar sanatına ilk örnekler. İnsan kendisini yazılı ve görsel olarak ifade etmeyi seviyor.

Bendenize göre grafiti, kesinlikle vandallık falan değil ve etkileşime en açık modern bir san'at. Protest yönü zaten çıkış noktası,özü. Yeter ki, ölçüleri, prensipleri ve tabiki amacı olsun. İnsanlardan hiç bir kesimi rencide edip üzmesin,doğru mesajlar versin. Yukarıda çektiğim örnek gibi...

Bu alanda bendenizin de favorisi İngiliz vatandaşı,yüzünü göstermeyen maskeli Banksy eserleri.Yanda onun en meşhur eserlerinden ''Her zaman umut vardır.''

Yerli,bizden kimler var, var mı varsa da bilmiyorum.

Tarihçesine falan girip yazıma bilimsel hava vererek uzatacak değilim. İlgilenenler buraya bakabilirler. Bizim çocukluğumuzda da siyasi slogan olarak duvarları mahvederek, kurtarılmış bölge saçmalığına alet edilirdi. Çirkinliğe örnek...Gece birileri yazardı, ertesi gece karşıt gurup. Gündüz bakkal Halil amca silerdi.

Asi bir ruhun illegal yansıma biçimini bendenizin belde başkanlığında alıyor, yoğuruyoruz. İnsanın içine yaşama sevinci, dürüstlük, ilkbahar, sevgi, merhamet ve şiir olarak yansıtıyoruz. Göze hoş gözükmeyen yerlere, gerektiğinde sahibinden izin alarak, olmadı para ile ikna ederek sevgiyle boyuyoruz.

Belediye otobüsleri, trenler,üst geçitler vs. gergin asabi insanlara, çocuksu masum bir tebessüm sunup; trafikte, öndeki aracın arka penceresi ''gereksiz öfkelenme, kalp kırma be adam'' diye mesajlar vermeli.

Belki yeniden sevmeye başlarız, kim bilir.


Artvin'den bir örnek.