Çok okuyorsun..!
Tanınmış ne kadar yerli-yabancı yazar varsa hemen hepsinin kitaplarını yutmuşsun..!
Nobellisi,nobelsizi... hepsi var kütüphanende...
Ve bununla ne de çok övünüyorsun..!
Entelektüel biri olmanın vermiş olduğu haklı (!) gurur ile, birçok kişi ve olaylara tepeden bakabilme imtiyazını kullanarak, kendinden son derece eminsin...
Ya cehenneme girmeyeceğinden de emin misin ?
- Hoppala !
- Ne bu şimdi ?
- Ne güzel dediğin gibi biriydim, okumadığım ünlü yazar kalmamıştı, hah işte bu ben diyordum, oldu mu şimdi ?
- Tam keyfini çıkarıyordum, nereden çıktı şimdi bu cennet-cehennem muhasebesi ? Bu kitapları okuyan cehenneme mi girermiş ?
Elbette peşinen,toptancı bir bakışla, bu kitapları okuyan cehenneme girer diye bir imâda bulunmuyorum.Tıpkı teşvik edeceklerimi okuyanın da ille cennete gireceğinden söz edemeyeceğim gibi...
Bendeniz ait olduğumuz medeniyet temeli ekseninde, zaman kullanımının, Müslüman dünyasındaki yerinde işaret etmek istiyorum.
Söz gelimi, batıda bile Algazal namıyle meşhur ve halen incelenen,üniversitelerde kürsüsü bulunan, eserleri çevrilen,ilgiyle okunan İmam-ı Gazzali'nin yüzlerce kitabından hangilerini ya da bir tanesini okudun mu ? Belki de ismini ilk defa şimdi duyuyorsun? Ama Dostoyevski'yi okumasan da bildiğinden eminim !
Örnekleri çoğaltmaya gerek yok. Müslümanın diyorsun ya, peki seni Yaratanın, senin sonsuz mutluluğun,saadetin için gönderdiği ilahi
KİTAB'ın önce mealini, yani yakın anlamlı Türkçe çevirisini, sonra da her ayetin iniş sebepleriyle,hikmetleriyle,kuşatıcılığıyla hakiki bir İslam aliminden tefsirini okudun mu ?
Hiç merak etmedin mi, seni yoktan var eden ALLAH (cc), Kitapların Efendisi Kur'an'ın da neler buyuruyor?
Onda sen de varsın, sana neler dedi ?
Seni muhatap aldı, sana değer verdi, sana hitap etti ? Bunun bir anlamı,değeri olduğuna göre...
Ya O Allah'ın en çok değer verdiği İnsan, Hayat Rehberimiz,Peygamberimizin (sav) hayatını,hayata bakışını,hayata dediklerini, hayat karşısındaki duruşunu merak edip de, O'nu anlatan sahih eserleri (sünnetini) okudun mu ? (*)
Nobelli eserlerden sıra mı gelmedi?
Bu yüzden mi İslam'ın, imanın şartlarını bilmiyorsun. Taharet,teyemmüm, gusül,zekat,namaz Hak getire...
Bu entel dantel kitaplar, sende bir kültür oluşturur da; ahiretine ne gibi faydalar sağlar, meselenin bam teli bu ?
Hele oluşturduğu kültür, hayata bakışın olursa; seküler bir dünya görüşü kazandırırsa, o zaman ''bunları okuyan cehenneme mi gider'' alaycı sualin de ciddi manada gündeme geliverir !Zira
''kişi arkadaşının (sevdiklerinin,örnek bildiklerinin)
dini (yolu)
üzerinedir.'' (hadis meali.)
Onlara ayırdığın, ömür sermayesi zamanların, sana cennet yolunda yardımcı olur mu ?
Onları hiç okuma demedim, ben de onlardan okudum, halen de arada okurum. Bu,hayata geniş perspektiften bakış için şarttır da.Böylelikle başka dünyanın insanlarına,fikirlerine empati yapmak da mümkün olur.
Hele ilim/bilim alanında zaten bu din bizi ısrarla teşvik ederek,
''ilim ve hikmet Müslümanın kaybolmuş malı (gibidir) onu nerede bulursa alır.'' buyuruyor.
Ama
''Müslüman akıllı kimsedir, akıllı kimse Allah'dan en çok korkan ve cennet azığı biriktirendir'' buyuran da yine bu denge/ölçü dinidir.
Kısacık dünya hayatında, ömür sermayen sınırlı ve ölüm kapıdayken;
önceliklerini akıllıca seçmeli değil misin?
Felsefe,politika,roman,dram...
''can kurtulmadan cihan kurtulmaz'' der eskiler...
''Hebaya verme ömrü,vakit hazandır.
Geldin gidiyorsun,bu bir vedadır.'' demiş biri de...
Bereketli cum'alar.
(*) Kur'an meal/tefsiri, hadis siyer okuyabilmek ve anlayabilmek için de, mutlaka önce akaid ve ilmihal kitaplarını sindire sindire okumak şarttır.