19 Nisan 2024 Cuma

İnci Taneleri vesaire



Doğrusu kanalda “Yılmaz Erdoğan’dan İnci Taneleri” anonsunu duyduğumda, şair ve kelimelere dans ettirmeyi seven, nüktedan kimliğiyle, ondan iyi bir senaryo ummuştum…

Siyasilerin dahi birbirine salvolarına malzeme oluverdi payvonda dans eden “Dilber!”

Replikler Dilber’in gölgesinde kaldı.

Ben mi, bağımlısı olarak takip ettiğim tek bir dizi yok. 
Kumanda elimde tetikte, annemi oyalamak için ve uykumuz geldiği anda kapanış, daha çok belgesele takılıyoruz. 

İnci Taneleri, iki evladına hasret çeken, yeniden onlara kavuşma mücadelesi veren bir edebiyat öğretmeninin öyküsü güya! 

Reyting için araya pavyon ve mafya girmesine rağmen bana göre yavaş seyreden arabesk bir dizi…Mesela boşanmak istediği eşinden şiddet görüp, hastaneye yatış, koca bölümün böyle geçeceğini anladığım anda açık oturuma kaçtım. 
Dizilerin özetlerine bakmak kâfi. TRT1’de Salı günleri Sultan Mehmed fena gitmiyor. Süreleri çok uzun ve müzik sesleri aşırı yüksek, (insanın başı şişiyor) bu sebeple her diziden sıkılıyorum. 

Kısacası Yılmaz Erdoğan, edebiyatı, şiiri, pavyona harcattırdı! Anason kokuları, şiir çiçeklerini soldurdu!
Bir şair, kendisine ve şiire bundan daha bir büyük kötülük yapamazdı!

HUZUR SOKAĞI

Şule Yüksel Şenler merhum da Huzur Sokağı’nı (maddi ihtiyaç mıydı bilemem) dizi uğruna harcattırmış, çocukluğumuzun romanına, hatıralarımıza iyilik etmemişti…

KIZILCIK ŞERBETİ

Bu diziyi bir kaç bölüm izlemiş, sonra kutsalımıza ya da hatalarından/yozluklarından dolayı dinimize, Müslüman kimliğimize ara ara giydirdiğini fark edince bırakmıştım. 

Geçenlerde denk geldim, amca bir gece bir kadınla tanışır ve zina ederler. 
Başka zaman denk geldiğimde, ne göreyim; amcanın yattığı kadınla, yeğeni evleniyordu! Bu nasıl iğrenç senaryo! Amca baba demek! Nasıl bu evliliğe müsaade edersin ve sonra nasıl yüzyüze geleceksiniz! (Sorsan, dinci Erdoğan iktidarında, özgürlük yok! RTÜK de var sahi!)

Uşaklıgil romanı olan ve amcasının eşiyle yatan, yasak aşk ismiyle maruf, zinaya aşk elbisesi giydirilmişinin film ve tekrar çekilen dizilerini, yıllar önce izlettirmişler, bizi nasılsa alıştırmışlardı(!)

*

O Amerikan kanalını bilinmez bir yere attığım için, bahsi geçen ve yüce dinimiz İslâm'ı karalamayı hedeflediği iddia edilen o diziyi hiç izlemedim.

*

Şimdilerde öğleden sonra kuşağında, kendisini bilmem kaçıncı kere aldatan karısını evine dönmesi için onursuzca ekranlarda ikna etmeye çabalayan bu nesil birden türemedi!

Bu sapkın yaşam tarzı normalleştirildiği için, belki de hep birlikte cezamızı şiddet ve aşırı pahalılık olarak çekiyoruzdur...