"Sen de ben de En Sevgili’nin oğullarıyız. Onun gölgesiyiz, onun bendesiyiz. Seni de çok özledik, selam üzerine olsun onu da çok özledik!" diye bitirmiş Kemal Sayar öznesi babası olan edebi yazısında...
Güzel başlamışken bu final beni üzdü! İncelikten uzak bitirmiş çünkü...
Önce babasını özlemiş, derken "En Sevgili’nin oğullarıyız!" cür'etli cümlesinden sonra "Onu da (sav) özledik" ilavesi! Biz En Sevgilinin ümmetiyiz.
Nesirin tamamını bloğumun "Kıskandığım şiirler" kısmına almaktan bu sebeple vazgeçtim!
Kimine göre "ne var bunda, adam yazısında Hz. Peygamberimizi de anmış"
Benim gibi düşünenler içinse bu final olmadı! İşbu (da/de) var ya...Cinayet bir bağlaç oluvermiş!
Bir kere ne haddimize Onun (sav) oğulları olma rütbesi, kim veriyor bunu bize? Efendimiz (sav) biz ahir zaman ümmetini, ashabına "Kendisini görmeden iman eden kardeşleri olarak vasfetmişken" hem de...
Baba seni çok özledik, En Sevgili Peygamberimizi de...
Bu cümlede Sevgilimiz (sav)e özleme sırasında 2.lik verilmiş gibi bir edep hatası oluyor. Muhterem Sayar'ın yerinde olsam nesiri yalnızca babama has kılmışken, öylece bitirirdim. Peygamber özlemini ayrı bir şiire bırakırdım...
Tamamını buradan okuyabilirsiniz: