18 Ağustos 2017 Cuma

Tam da günümüz !

Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

"İnsanlar öyle günler görecek ki, katil niçin öldürdüğünü, maktul de niçin öldürüldüğünü bilemeyecek." "Bu nasıl olur?" diye soruldu. Şu cevabı verdi: "Herçtir! Öldüren de ölen de ateştedir." (Müslim, Fiten 56)



İbnu Hacer, "herç" kelimesinin kullanıldığı mânaları zikreder. Ahir zaman fitnesi ile ilgili şu hususlar kaydedilir.

1. Katlde şiddet,
2. Katlde çokluk,
3. İhtilat (kargaşa)
4. Ahir zamanda ortaya çıkacak fitne,

Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) bu kelimeyi, kendisinin ölümünden sonra, İslam cemiyetinde çıkacak ve galip vasfıyla "mü'minlerin birbirlerini çokça öldürmeleri" şeklinde tezahür edecek olan içtimaî bozuklukları haber vermek maksadıyla sıkça kullanmıştır. Bir başka ifadeyle, fitne kelimesi ile, katl dahil her çeşit içtimâî bozukluklar  kastedilirken; herç kelimesiyle de, içtimâî bozuklukların dahilî kırım halini alacak kadar ilerleyen had safhası kastedilmiş oluyor.

Herç kelimesinin bilhassa mü'minin mü'mini öldürmesi şeklindeki kargaşaları ifade etmek maksadıyla kullanılma keyfiyeti, bizzat Hz. Peygamber (s.a.v.)'in sözlerinden açık bir şekilde anlaşılmaktadır. Hz. Peygamber (asv), kıyametten önce ortaya çıkacak içtimâî bozuklukları sayarken, bu bozuklukların bir neticesi olarak "herç"in de artacağını mükerrer olarak ifade eder. Dinleyiciler tarafından umumiyetle müphem bulunan "herç"in ne olduğu sorulunca Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm), bazan bizzat sözle: "Herç ölüm demektir, ölüm demektir, ölüm demektir" diye vurgulayarak açıklarken, bazan da eliyle boyun uçurma işareti yaparak, bu kelime ile katletmeyi kasd ettiğini belirtir.

Bir kısım rivayetlerden, ashabtan bazılarının "çokça katl"  olarak  tesbit edilen herçten düşmanla cihad sırasında ölme veya öldürmenin artması şeklinde  yanlış  anladığını, ancak Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in bu anlayışı tashih ettiğini görmekteyiz. Ebu Musa'dan gelen bir rivayete göre, Hz. Peygamber (asv):



"Kıyametten önce mutlaka herç vardır." buyurması üzerine: "Ey Allah'ın Resûlü herç nedir?"  diye sordum. "Katldir." cevabını verdi. Bunun üzerine orada bulunan Müslümanlardan bazıları: "Ey Allah'ın Resûlü (bunu belirtmeniz de niye?) Biz şimdiden bir yılda şu kadar bu kadar çok müşrik öldürüyoruz!" derler.

Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) muhatablarının yanlış anladıklarını görerek, şu tavzih ve açıklamada bulunur: "(Benim kastım) müşriklerin öldürülmesi değildir. (O gün gelince) birbirinizi öldüreceksiniz, o kadar ki,  kişi komşusunu, amcaoğlunu ve akrabalarını öldürecek."

Cemaatten bazıları tekrar sorar: "Ey Allah'ın Resulü, o zaman aklımız  başımızda olduğu halde mi bunu yapacağız (yoksa delirmiş mi olacağız?)"

Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) şu cevabı verir: "Hayır, bu esnada akıl kalmaz. (Aşırı hırs  ve cehalet sebebiyle) o devir insanlarının ekseriyetinin aklı ortadan kalkar. Bu durumda, halk içinde ortaya çıkan akıldan mahrum bir ayak takımı, öncekilerin yerine geçer."

Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm):

"Davaları aynı olan iki büyük grup arasında büyük bir savaş vukua gelmedikçe kıyamet kopmaz." (Müslim, Fiten 17) diyerek  herçle alâkalı hadislerde ifade edilen dahilî öldürmeleri teyid eder.

"Bahtiyar, fitneden kaçınan kimse ile, belalarla karşılaşınca sabreden kimsedir.  Ne mutlu ona!" (Ebu Davud, Fiten 2),

Fitneye bulaşmamayı ve imkan nispetinde fitneden kaçmayı tavsiye etmektedir. Fitneye bulaşan kimse öldürülse de cehennemlik olacağı hadiste buyurulmuştur. Fitne esnasında kimin haklı kimin haksız olduğu bilinmez. Fitneyi çıkaranların maşası olmama yönüne de dikkat çekilmiştir.

"Yaklaşan bir şerden  yazık Araplara! Elini çeken ondan kurtulur." (Ebu Davud, Fiten 1)
buyurarak fitneye bulaşmayanın kurtulacağı haber verilmiştir.

(Prof.Dr. İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, 13/358-359.)