''..konuşmak tehlikeli
susmaksa vebaldi..!''
*
sonra zamanla susmaların girdabında kayboluyor insan,
oysa iki cümlecik de ben bırakaydım şu gökkubeye geçip giderken diyorsun
içinden...
iki cümle olsun,
içinde ciltler saklasın...
konuşmak, bir sürü masraf ve ücreti de farklı bir meta..!
elbette haksızlıklar karşısında susmak, susmak değil, destek, en hafifinden onay anlamına geliyor...
bizim susma alanımızı anladınız,
tamamen farklı..!
biz susaya susaya susuyoruz, susamaya değer şeylere,
çöllerin yağmura hasreti gibi..
göz ucuyla bakıp, geçip giderken üzerimizdeki gökkubbeye...
konuşmayı içimizden,
susmayı dışımızdan yapageldiğimiz zamanlardan beri,
kelimelerin ağırlığı altında ezilmekten
ruhumuz kambur oldu...
ne gören, ne de kamburumuza bir melhem bulunamadı..!