"Yaşanacak adamdı yavrum, kıymeti bilinmedi!" diye iç çeken annemin iki damla göz yaşına bürünmek şimdiki halim!
Sitem köprüsünü geçerken, anıları da oracıkta döküşüm, mavi fırtınalar gibi unutuşum, unutulması zorunlu kalbe yük ne varsa..!
Hüzün atkısını dolamışım bir kere bahtımın boynuna, iki kere iki dört etmiyor artık buralarda..!
Yağız atımın gemi firar etmişken ellerimden, kimse beklemesin gayrı yolumu, ben bile unutmuşken varımı..!
Annesinin duası, uzakların meçhul sevdası, yalnızlıkla nikâhlı bir adamın, kelimelerin peşine takılıp bir yaprak misali sürüklendiğı yerdir artık burası..!