En son söyleyeceğimi en önce söyleyeyim: O zaman müteşairlikten istifa edip, youtube kanalımdaki şiirlerimi falan silip hatta kendim de silinmeli yok olmalıyım!
Kaldı ki herkes bilir bu adamı! Peşin peşin kendimi ifade eden biriyimdir. Politik, stratejik, planlı davran(a)mam. Zaten çıkarcı ilişkileri zerre sevmem!
Kimseyle evlenmem, kimsenin şehrine ziyarete, tanışmaya/buluşmaya gitmem diye söyleyip, altını kalınca çizdiğim halde nasıl hâlâ umut vermiş oluyorum?
Misalen biri "bekleriz gelin" dese ben de nezaketen nasip demiş olsam, bu söz ve umut vermek midir?
Davranışlarım, burada annemle, kardeşlerim ve çevremle hep aynı. Kalbim dilimde... Herkese her şeye şefkatli olmak, kin tutamamak yapı taşlarımda var olan huylarımdan.
Kırk yıllık Kâni olmaz ki Yani! Sevecen içten samimi ve çabuk da sinirlenebilen (saman alevi gibi de sönen) naif, kırılgan hatta çocuksu özelliklerimle, dürüst olma çabasında, zaman zaman zaaflarına yenilebilen, sade yaşam tarzı ile o şey tüyü varsa karşı cinse dokunan ben ne yapabilirim ki..?
Herkes kadar benim de zaaflarım zayıflıklarım, günahlarım, tevbelerim var.
Geçmişte bir iki samimi olmak isteyen kişilere "alışmamak lazım" diye ikaz ettiğimde "bu ne ego özgüven!" şeklinde tepki almıştım.
Bilerek kimseye zarar vermem, benim yüzümden birileri üzülsün, ''aşk acısı'' çeksin istemem!
Bu kadar içtenlikle samimice özelimi buraya dökmeye mecbur değilken...
Ne yapmalı beni bilmem ki!