Çok kolay anlatmalı, herkes anlamalı.
* Miladi 20 Nisan'a denk gelen; güzel, mis kokulu bir bahar ayında goncalar açıp O'nun yolunu gözlerken, Rebiülevvel ayının 12.gecesi dünyamızı şereflendirdiler.
* Kandillerin ilki bu çarşamba gecesi. Diğerleri üç ayların başlaması ile devam eder. Mevlid (veladet) kandili.Yani doğum zamanı, doğum günü. Bir görüşe göre, Kadir gecesinden de önemlidir Veladet kandili. Çünkü O, sallahü aleyhi vesellem hürmetine yaratıldı kainat ve bizler. O geleceği için yaratılan alemlere Kur'an indirildi. Allah katındaki kıymetini var,kıyas et!
Öyle ki, Allah, O'na ''Sevgilim'' dedi. Bu -haşa- bizim dünya algımızdaki iki karşı cins arasındaki sevgili oluş değil, belki anlamak adına Hz.Mevlana ve Hz.Şems muhabbeti gibi.
“Muhabbetten Muhammed oldu hasıl.
Muhammed’siz muhabbetten ne hasıl?”(sallahü aleyhi vesellem )
* Beklenen O idi. Ve son Peygamber, son elçi...Her şey O'nun nurundan...Düşünsene, O'nun nurundan bir pay var sende ve gördüğün her şeyde...
* O'ndan sonra başka peygamber gelmeyecek. Topyekûn insanlık için son fırsat, son gemi...Bu hidayet gemisine binen bindi, binmeyene sonsuz hüsran ve pişmanlık!
*
''Yeryüzü bir mescit hükmündedir. Mekke, bir mihraptır. Medine ise bir minber sayılır. Bahir / açık bir bürhan / delil olan Hz. Peygamber ise, bütün mü’min ve inananların imam ve Önderidir. Bütün insanlara seslenen bir hatiptir. Tüm enbiya ve nebilerin reisi ve başıdır. Bütün evliya ve velilerin seyyidi ve efendisidir. Tüm nebi ve velilerden oluşan bir zikir halkasının baş zakiri / baş zikredicisidir.''
* En büyük mucizesi Kur'an, asırlara meydan okuyarak, ilahi kelam ve ilim olarak içimizdedir ve hep diridir. Bir batılının :
''Ben şahitlik ederim ki, dünya yaşlandıkça Kur'an gençleşiyor. Modern ilmin 14 asır geriden takip ettiği Kur'an Hak kelamıdır.''
Çünkü Kur'an ilimle çatışmaz, çelişmez. Bu nasıl olsun ki, Allah, ilimlerin de, Kur'an-ı Kerim'in de sahibi. O kitapta embriyonun evreleri anlatılır, bugünkü ilme, sadece hayranlıkla tasdik kalır.
O gün yokluk içindeki Müslümanlara, örneğin Arakan'lı kardeşlerimize ayet iniyor, siz muhakkak zaferle Amerikayı dize getireceksiniz, ve bunu ayetle yapıyor (Rum suresi) ve 10 yıl içinde bu gerçekleşiyor. Medine fakir devleti, dünyanın iki süper gücünden biri olan Rumlara (Bizans) galip geliyor.
Yine o muciz-ül beyan Kitabımız, Ebu Leheb'in ve karısının (iman etmeyerek) cehennemde olacağını, olduğunu bildiriyor. Bu iki azılı kafir, en azından ayeti yalancı çıkarmak adına, biz Müslüman olduk diye münafıklık bile yapamıyorlar!
* Sevgilimiz (sav) merhamet timsali olarak,sehavet derecesinde cömert idi. İnsanlığa (ümmetine) çok aşırı düşkündü.
''Andolsun size içinizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.Rauftur,rahimdir.'' (Tevbe : 128)
*
“Benim misâlimle sizin misâliniz, şu temsile benzer: Bir adam var ateş yakmış. Ateş etrafı aydınlatınca, pervaneler (gece kelebekleri) ve aydınlığı seven bir kısım hayvanlar bu ateşe kendilerini atmaya başlarlar. Adamcağız onları kurtarmaya (mâni olmaya) çalışır. Ancak hayvanlar galebe çalarak çoklukla ateşe atılırlar. Ben (tıpkı o adam gibi) ateşe düşmemeniz için belinizden yakalıyorum, ancak siz ateşe ateşe koşuyorsunuz” (Buhari,Tirmizi)
* O,(sallahü aleyhi vesellem) ebedi ve sonsuz hayat rehberi olarak, tek örnek, tek önder olarak, insanlığın son şansı, son kapısı. Kısa ömürde, bunu anlayıp, gereği gibi bir hayat tanzim ettik, ettik. Kabre varınca dövünmek, pişmanlık işe yaramayacak. Her şey şu kısa dünya sahnesinde. Rolünü sen seçecek ve uygulayacaksın!
* Peygamberimizden başka bir şahsa, lidere uymak, o lideri Efendimizden üstün görmek, küfürdür, Allah'a nankörlüktür. Çünkü bizzat Allah, Onu bize örnek göstermiş ve saygı ile uymamızı farz kılmıştır.
"Andolsun ki, sizin için, Allah'ı ve âhiret gününü ümid eden ve Allah'ı çokça anan kimseler için, Resûlullah'ta güzel bir örnek vardır." (Ahzab, 33/21)
Yol belli,klavuz belli. İman etmek, o elçiyi, tüm hayatın merkezinde billurlaştırarak örnek bilmekten geçer. Nasıl bir ahlakı vardı, nasıl bir merhamet-cömertlik. Nasıl affederdi, nasıl severdi,ne zaman ve ne için öfkelenirdi, nasıl yer, içerdi, nasıl uyurdu, nasıl ibadet ederdi....Bu ümmetten öyle aşıklar gelmiştir ki, karpuzu çekirdeği ile mi çekirdeksiz mi yediği konusunda tam bir bilgi sahibi olmadığı için ömrünce karpuz yememiştir. Bunu bugün anlamak sanıldığı gibi kolay değildir. Yolu aşka düşmeli önce insanın.
Aşk mı dedim. Aşk, Uhud'da O'nun, (sav) mübarek dişleri şehid oldu haberini duyunca, derin bir kederle, hangi dişiydi diye, dişlerine gelişi güzel taşı vurup kıran, o acıya ortak oluşu ağlaya ağlaya nefsinde yaşayan, Hazreti Veysel Karani olmaktır...Ah bir anlasam !
* Hz.Musa ve Hz.İsa (as) şanını duydukları peygamberimize bizler gibi ümmet olma duasında bulunmuşlar, Hz.İsa (as) duası kabul gördüğü için, mübarek cesetleri henüz yeryüzünde olmayıp, göğe ref edilmiş, son zamanlarda gelerek, Peygamberlik sıfatı dışında, O alemlere rahmet Efendimizin ümmeti olma şerefine erişecektir. Ya bizler ? O şeref bizlere sunulduğu halde, ne kadar idraki,şükrü içinde, yaşıyoruz...ne kadar çok düşünsek azdır.
* Kutlanacak bir doğum günü varsa, yeryüzünde O'nun (sav) kutlu doğumudur.
* Bu kandil gecesinde, tevbe-i istiğfardan sonra, O'na ümmet kılan Rabbe şükür secdesi yapıp,namazdan ve yasinden sonra, salavatlar eşliğinde O'nun hayatı, ahlakı, mucizeleri, vasıfları okunmalıdır. Ve bu mümkünse ailece yapılmalı, çocuklara da duyurulmalıdır.
* Topluca bir arada kutlanacaksa, yiyecek-içececek ikramlar da olmalıdır. Hatta çocuklara hediye almalı, verirken : Bu gece Sevgili Peygamberimiz (sav) dünyaya geldi, Allah'da bizi O'na ümmet eyledi, sevincimden sana bu hediye ya da para, denmelidir.
İnşallah yarın gece ihya edeceğimiz veladet kandilinizi, en içten dileklerimle tebrik eder,dualar eder, dualar beklerim.
Yanında kitap olmayanlar için bu linkten de istifade edilebilir.
https://sorularlaislamiyet.com/blog/ahlaki-ornek-olarak-hz-peygamber-sas