Uzun zamandır sizlerden gelen mailleri okuyor ama yayınlamıyordum. Birbirinden güzel mektup/şiirler gelince yine burada saklamak istedim. Uzun olmasın diye geliş sırasına göre bir kısmını bugün yayınlarken, ayrı ayrı sonsuz teşekkürlerimi,sevgilerimi sunuyorum...
***
Kıymetli Dost; Bir tevafuk beni sayfanız ile tanıştırdı...
Sade basit içten yazılan ve kalbe dokunan samimi ifadeleri daha makul ve makbul buluyorum..
Ne güzel yazmak yazarak duygu ve düşüncelerin aktarılma yeteneği gıpta ederek okuyorum şiir ve yazılarınızı... 'Rüveyda'ya Mektuplar 'serisine başlamanız 43. mektub olmuş. Eminim sayfanın okurlarını da memnun kılmış mutlu etmiştir benim gibi..
Gönlünüzde eşsiz güzellikte sevilen hayranlıkla övülen Rüveyda'ya yazılacak kalbin ahengini değiştiren bir sonraki mektubun heyecanı ile....
Not: Yazmaya küsmeyin!
Hayatı kendiniz için yaşayın. Ruhunuzu önemseyin kendinize haksızlık etmeyin.
Sevgiler selamlar Bâki muhabbetle..''
***
''Rüveyda'ya 43. mektubunuzu okudum,
ne kadar güzel şeyler yazmışsınız yine.
Bir nevi iç dökümü.
Türk değilim ama ruhuma dokunanı hissetmem için Türkçe bilmem yeterli değil mi?
Kitabı çıkartsanız da, imza için size getirsem.
Bazı insanları tanımadan tanıyormuşuz duygusuna kapılırız ya, siz öyle bir şeysiniz... ''
***
''Ömrüme ömür eklemeye hazırdın da, senden önce ömrümden çalanlar senin de benim de şansımı alıp gitmişlerdi...Yeniden başlamaya gücüm yok.''demişsiniz...
Ben o kadınları ömrüm boyunca affetmem....
Sizinle olma şansımı elimden aldılar! Ben size bu kadar....devamını getiremiyorum ki cümlelerim hep yarım hep eksik kalıyor.''
***
''
Beni çok üzdüler Rüveyda...
Hiç kimseye, hiç bir hikâyeye ait olmuyorsam,direniyorsam sebepsiz değil!'' demişsin kendine bu duvarları örmen ondan korkuyorsun... incitmişler seni..
''Sevmek böyle bir şey işte,sen güzel seviyorsun beni; vazgeçmeden...'' Bunu biliyorsun seni severim öyle de güzel severim ki...
Sana,yaptıklarını unuttururum o kadınların... sarmaya çalışırım yaralarını..
Senin için elimden gelenin fazlasını daha fazlasını yapmaya hazırım.. bunu bil.. bil bunu... vazgeçmiyeceğim senden.. istesem de istemesem de vazgeçmiycem...''
***
''Hayalimde asılı kalan
Avuntuların kördüğüm boşluğusun
Beklemekten öte sevilecek gibisin.
Gönüle diken olurken yüzde uslanmaz tebessümün hasreti...
Ah canım sen!
Silinmiş bir aşkın keskin kokusu,
Yalan olan dünyanın gerçek baharı,
Sen sevgilim!
Sen tüm renklerin kargaşası...''
***
''Bana yaz dedin
Yazıyorum bir sabah vakti
Belki mektuba yetmeyecek halim
Belki de yetmeyecek kelimelerim
Sığmayacak belki hayallerim
Sevgili!
Bana yaz dedin,
Yazıyorum bir sabah vakti.
Uykulu belki gözlerim,
Görmüyor karanlığı
Senin ışığının olduğu yer
Aydınlık bana...
Senin kokun burnumda,
Ezan yine kulağımda.
Sen yaz dedin ya bana
Yazıyorum bir sabah vakti
Görüyorum,
Biliyorum,
Can evimdesin...
Kapı açık girebilirsin!..
Bir şiir yazdım sana
Ne kelimeler yeter
Ne de bu şiir anlatmaya
"Yutkunuyorum"
Susuyorum sana...
Sevgili,
Bana yaz dedin ya
Yazıyorum seni
Satır satır
Mısra mısra
Korkularımla...
Sen yaz dedin ya bana
Yazmak istedim seni
Gün ağarıncaya
Kuşlar uyanıncaya
Sesler çoğalıncaya
Sen benden bana varıncaya
Yazmak istedim...
Sen yaz dedin ya,
"Yazıldım sana"...''
***