En sevdiğim mevsime ağır bir griple giriyordum..
Bilirsiniz, üşüme, boğaz ve gözlerin yanması..
DVD verdi yeğenim, yattığım yerde, arada halim olursa film izliyorum..
ABD-Sudan arasında geçen ve kendi yaşamındaki yanlışlardan eşinin desteği ile kiliseye dönerek sıyrılan ve maddi durumu düzelince de Afrika gezisinde; toplanıp çeşitli iğrenç amaçlarla kaçırılan çocuklara kendisini adayan bir adamın git-gelleri çırpınışları..
Nihayet pc açtım ve orta okul yıllarımın güzel insanı; çok samimi arkadaşımı face'de aradım..Önceki yıllarda ikinci ismiyle aradığımdan mı yoksa hesabı olmadığından mı bulamadığım arkadaşım; bu defa ilk adıyla işte karşımdaydı..
Sevincimi kelimeler anlatamaz..!
Hiç değişmemiş diyebileceğim genç ve yeşil gözleri; pembemsi yanakları ile işte o tontiş yanklım karşımdaydı..
Hasta günümün tesellisiydi..Hemen mesaj bölümüne girip: ''Sonunda seni buldum..Ortaokul yıllarımın en iyi can dostum..Birlikte panayırlara gider, doyasıya uçan arabalara atlı karıncalara binerdik..O yıllarda senin karaborsa olan yabancı sigara alıp deneme merakına bende uyardım..Çok iyi balık tutardın, Üsküdar iskelesinde birlikte balık tutardık..Sonra annen, anneme benzeyen altın kalpli annen onu bize pişirdi, bir sizde bir bizde neşe dolu zamanlar geçirirdik..İşte telefon numaram, ismimi vermiyorum, bakalım beni hatırlayacak mısın..? İsmimle bana alo de, sevgili Ahmet..Bu face hesabında ki gerçek adım değil..Sevgiyle kucaklıyorum seni..''
Mesaj gönderilmişti..Çok mutluydum, sonunda hatıralarımın çocukluk bölümüne ait güzel bir kısmı karşımdaydı..Bir araya geldiğimizde anlatacak ne çok şeyimiz olacaktı..
Derken profil bilgilerini incelemeye okumaya başladım..Şu cümlelere gelince; boğazımda düğüm oldu sevincim:
''Sevgili dostlar. Bu sayfayı değerini kaybettiğim gün anladığım gerçekten canım olan ağabeyim Ahmet ............ için açmış bulunuyorum.
Onu tanıyan ve hayatın içinde bir an bile paylaşmış dostları bekleriz.
...........
24.05.2003 tarihinde 39 yaşındayken ani bir kalp krizi sonucu aramızdan ayrılmıştır.Mekanın cennet olsun.....''
Donup kaldım, bir sevinç, ne kadar kısa sürebilirse; dakikalar içinde büyük mutluluğum, dakikalar içinde mutsuzluğa dönüvermişti..
Ahmet şimdi gönlümde mazi, gözümde iki damla yaş olmuştu..
Muhtemelen sayfasını hazırlayan erkek kardeşi beni arayacak ve mezarı nerede öğrenip geç kalan bir ziyareti gerçekleştirmek nasip olacak..
En sevdiğim mevsimlerden ilkbahar ve sonbahar..Sonbahar hüzün mevsimine, yıllar önce kaybettiğim arkadaşım, canımla giriş yapmanının duygu karmaşaşı içinde; hâlâ ondan sonra yaşadığımın mahçubiyeti içinde ruhuna fatihalar gönderirken yine de öldüğüne inanamıyordum..