24 Ekim 2012 Çarşamba
Kendimin kendimde hakkı var..
Kendimin kendimde, yani bende hakkı var..
Az önce verem şarkılar eşiliğinde, içime düşen katı haldeki hüznü, sulu bir şekilde gözlerimden dışarı akıtmaya karar verdiğim sırada; bir ses ''senin sende hakkın var, yapma bunu'' dedi..
Bendeniz de müzik çaları kapayıp, annemin yanına, maskemi takarak çıktım..
O evlendirme programına bakıyordu..Tv'de, ta İran'dan gelmiş bir beye ilişti önce gözüm.Tebessüm ettim..İran'da kadın mı kalmamış demedim; demek adam bizim hatunlardan hoşlanıyor ve belki de burada yaşamak istiyor diye düşündüm..
Tam karakızımı, yani hepitopumu açarken bir de Almanya'dan emekli 60'lık bir beyin kıyafetine ilişti gözlerim..20'lik gençler gibi yırtık bluciniyle o da tebessüm ettirdi beni..Benim bakışlarımı fark eden annem, hadi seni de gönderelim oraya deyince, tebessümlerim daha da arttı..
Konumuza kısaca işaret edersek: Evet, benim bende hakkım var..
Kendimi ekstra hüzünlü müzik ve şarkılar eşliğinde üzmemek gibi..
Sigara alkol içerek, bana emanet edilmiş bedenimi yıpratmamak gibi..
Kumar oynamamak, zamanı israf etmemek, dolu dolu bir farkındalık içinde anlamlı yaşamak gibi..
Düzenli ve zamanında uyumak, haftanın belli günlerinde uzun yürüyüşler yapmak gibi..
Örneklemeler tren katarı olacak gibi çok..
Bu bedeni cehenneme sokmamak gibi kısacası..
Nilüfer çiçeği çamur emerek mis gibi kokular yayarken kainata, bizler de içimizdeki hüzün çamurundan güzel bakışlar çıkartabilmeliyiz..
Ben beni düşünmeliyim..
Ben, benimle iyilikler konusunda, ''iyi, güzel ve doğru'' yaşamak adına anlaşma ve uyum içinde olmalıyım..
Ben bana çare de olabilirim, dert de..
Ben beni cennete de cehenneme de gönderebilirim..!
Ben beni seviyorsam, ''ben'' dediğim şeyin (ruh ve bedenin) mimarı, yaratıcısı, ihsanları ve lütûfları nihayetsiz olan Allah'ın, son elçisiyle (selam O'na olsun) gönderdiği reçete ve klavuzluğunda bana verilen ömrü tamamlarsam kendime gerçekten çok büyük bir iyilik yapmış olacağım..
Karnemiz hızla yazılmakta ve alma günü ''bir an'' kadar yakın !Keşke bu bilinç hep canlı kalsa..
''Her nefs, yarın için önden ne gönderdiğine baksın'' mealindeki ilahi ikaz ne kadar düşündürücü değil mi..?