11 Kasım 2021 Perşembe

Bir ateisti ne zaman sevmeyiz!?


 
Bir ateiste-deiste, materyaliste, komüniste, kâfire...dinimize, kutsallarımıza saldırmadıkça; hidayetini umarak mülayim hatta merhamet/şefkat hisleriyle de yaklaşabiliriz. 

Ne zaman ki kutsallarımıza, değerlerimize, dinimize, imanımıza hakaret edip, aşağılık ruh haleti ile aşağılamaya kalkar...o noktadan sonra böyle bir tipolojiyi sevmemiz mümkün olamayacağı gibi, gündeme nefret dahi girebilir!
Çünkü "Allah için sevmek ve Allah için nefret etmek!" dahi iman esaslarındandır, yeter ki ölçüler, zamanlama şaşmasın! (Kışkırtıp provoke eden tuzaklar bahsi diğer!)

Yaşarken, şu gönderildiğimiz dünyadan geçerken, dünya hayatına, hadiselere, portrelere bakışımızın/davranışlarımızın özünde, kaynağında, mayasında inandığımız dinin iman esasları, öğretileri, prensipleri, ahlâk anlayışı yoksa... Allah'ın muradı olan imana sahip olduğumuz konusu müphemdir, ihlastan da uzak demektir! Çünkü hayatın her alanına dair bir sözü, notu, ikazı, uyarısı, seçimi, değer yargısı, hükmü olan İslâm, bizi yalnız bırakmayıp, elimizden tutarak sahili selamete ulaştırmayı gaye edinmiştir.