17 Mart 2012 Cumartesi

Sustum !

Dile getirilmeyen bir öfkedir bazen suskunluğumuz… 
Öylesine yaralanmışızdır ki yaralamak isteriz, yüreğini acıtmak ve kanatmak… 
Ve biliriz ki hiçbir söz acıtamaz, yaralayamaz ve kanatamaz kimseyi bir suskunluk kadar… 
Ve susmak en acımasız, öldürücü silahtır bazen. 

Herkes konuştuğunu yazar,bense sustuklarımı 
Herkesin konuştuğu bir dünyada 
ben sustum! 
ne kadar susulacaksa o kadar sustum! 
kendimle konuşuyorum şimdi yalnız... 
yalnız yüreğimle dokunuyorum sesime 
kimse duymuyor... 

Sustum! 
Bin ah sürüp dudaklarıma 
ne kadar susulacaksa o kadar sustum! 
sustu benimle deniz, 
sustu deli dalgalar, sustu martılar... 
umutlarımı sarıp rüzgarlara 
uzaklara savuruyorum her gece 
yıldız yapıp serpiyorum gökyüzüne 
kimse görmüyor... 

Sustum! 
Tam acılarımı haykıracaktım ki, 
sustum 
ne kadar susulacaksa o kadar sustum! 
bir çığlık kanıyor demedim, en derininde yüreğimin... 
içimdeki volkanları boğarak sustum! 
açmadım kimselere yüreğimi 
hançeri sadece kendime sapladım 
sapladım ve sustum! 
hüznü yüzümde, 
acıları gözlerimde topladım sustum! .. 

Sustum! 
sustu dudağımdaki şarkı, 
gözlerimdeki şiir 
yaraları yalayan rüzgar 
sokaklarında kahrolduğum şehir 
gözlerim konuşuyor yalnız! 

Saçı ağarmış hayaller 
nemli kirpiklerle 
bulutlandığında gözlerim 
gökte şimşek olup çakıyorum 
kimse görmüyor... 

Sustum! 
tuz basıp yaralarıma! 
ne kadar susulacaksa o kadar sustum! 
içinde volkanlar taşıyan bir derviş gibi 
yaslanıp yalnızlığın duvarına 
gül döküp kalabalıklara her gece 
kimsesiz geziyorum gönül ülkemi 
kimse bilmiyor... 

Sustum! 
tam sevdiğimi haykıracaktım ki, sustum 
sustu benimle gök, sustu dağ, sustu toprak 
acılar konuşuyor şimdi yalnız 
yaralı gönlümün sızıları konuşuyor 
tutup öldürüyorum içimdeki sevdaları bir bir 
atıyorum uçurumlardan 
kimse görmüyor 

Ne zaman 
dudaklarından öpmeye kalksam hayatı 
saçlarını koklasam rüzgarların 
içimde incecik bir sevgi ürperiyor 
sarı hüzünler dökülüyor gönül bahçeme 
gelmiyor beklediğim bahar 
yaralar merhem tutmuyor 
gözyaşı olup dökülüyorum kaldırımlara 
kimse silmiyor 
yağmur dinmiyor 
sevdiğim bilmiyor 

Sustum! 
sustu benimle sarı sabır, 
sustu hasret, sustu zaman 
yalnız gözlerimle dokunuyorum hayata 
kimse duymuyor 

Sustum! 
İçimde dalgalar kabardıkça volkanlar gibi 
sustum 
sustu dudağımdaki şiir 
gözlerimdeki nehir 
gönlümdeki yara 
bulutlar haykırdı isyanımı 
şimşekler haykırdı 
sadece ben duydum 
sadece ben 

Ey beşiğini sallayıp boğduğum hayat 
ey kucağımda büyütüp öldürdüğüm sevgi 
yaralar merhem tutmuyor 
geceler avutmuyor 
ben sustum 
acılarım konuşuyor yalnız 
yaralı gönlümün sızıları konuşuyor 

Ben sustum! 
susmuyor yüreğimi kavuran kasırga 
pencereme vuran yağmur damlaları 
susmuyor dışarda inleyen rüzgar 
yıldızlar küs 
ay üzgün 
yağmur dinmiyor 
içimde binlerce şiir kanıyor her gece 
kimse bilmiyor 
kimse duymuyor 

sustum! 
sustu benimle sarı sabır, sustu hasret, 
sustu hayat, sustu zaman 
acılar konuşuyor yalnız 
acılarım konuşuyor 
kimse duymuyor... 
duymuyor... 
duymu... 
duy... 

Nuri CAN