''İkâme'' edilmiş bir namaz, bir ömürdür.
Beşinci mevsimidir hayatımızın.
Bu yüzden namaz günde 5 vakte taksim edilmiştir.
Namaz kılmak için dünyaya indirildik.Hayat, iman ve namazdır.
Ama namaz gibi namaz.
''Veyl''görmemiş, ''veyl''e müstehak olmamış namaz, çok büyük bir zikirdir.
Uyku mu?
Sandığın gibi değil.Güneşin batımıyla,gece yatıp göz kapaklarına yorgunluğun,acziyetin düşmesi...uyku mu? Asıl uyku bu değil, bu yalnızca bir ''dinlence...''
Asıl uyku,gönül gözünün hakikate kapalı oluşudur.
Uyku ''küçük ölümdür.'' Allah dilerse onu sabah bedene geri iade eder.Bir ömür uyuduğumuz için,Pirler bize ''canlı cenazeler''der ve meslekleri bizi ''uyandırmaktır...''
''İnsanlar uykudadır,ölünce uyanacaklar'' mealli hadis,tam da bu hakikat sırrın işaret etmektedir. Ölmeden uyanan saadet ehline bizler evliya diyoruz. Anlayana..!
Sabah namazlarında diğer ezanlardan farklı olarak, ''Namaz uykudan hayırlıdır'' denilir. Esselatu hayrun minen nevm...İki kez...Duyalım diye,anlayalım diye...
Sen bunu sadece yatağında uyuyan ile sınırlı sanma..!
Şimdi yazının başına dönelim. İkâme edilmiş namaz eşittir bir ömür eder/se, edebilirse.Yani Allah'ı razı eden, taharetinde, vaktinde, tadilinde, huşuunda ve namaz aralarında haramlardan korunmuş incitilmemiş bir namaz...
Böyle bir musalli, namaz ehli olmak; şu kısacık fani dünya hayatını, gafilller gibi, gaflette,Allah'ın gayrinde geçirmekten, bir ömür namaza (Allah'a ve davetine) uyur kalmaktan nasıl hayırlı olmaz ve bizler bunu nasıl idrak edip,gereği gibi yaşayamıyoruz...
Bu sabah lapa lapa yağan karlara karışan sabah ezanında buna benzer anlamlar düştü,hakikate susamış yüreğime.