6 Şubat 2023 Pazartesi

Bize de nasip eyle.

Dün yine ilk kez bir hayvan türü gördüm. Hayran kaldım.
O hayvandı, ben hayran.
Hayran kalmasam, zaten insan olamazdım.

Onları çeşit çeşit çizen ressam, kâinat sahnesinden geçirip, bana hizmekâr kılarken; beni temaşaa eden, ibretli bir seyirci kıldı ki şükür ve hayranlıkla ruhuma/nefsime secde ettireyim. 

Bütün canlılar içinde insan, en üstün makam ve meziyetlerle donatılmış.
"Bilinmeyi murad edene" muhatap edilme lütfuna lâyık görülmüş.

Öyle de cahiliz. 
"Ne az düşünüyorsunuz!"
Daha bedenimdeki cihazatlardan, eczalardan bihaberim. Hangisi nerede, ne işe yarar habersizim ama onlar 7/24 aralıksız işlerinin başındalar. 
Ve her biri, girift, muntazam, muazzam sanat eseri. 
Hayvanlar, dağlar, yıldızlar, bitkiler ve tabii başrol insan gibi...
Yağmur, kar tanesi gibi...
Akıl, ruh, duygular gibi...

"Rabbinizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?" 
Say say bitmez.
"Göz yorgun düşer!"

İnsan elbette bütün bunların sahibine şükran duygularıyla, O itaatimizi ispat sadedinde bizi dünya hayatında sınava almasa bile hayran ve müteşekkir kalırdı.
Peygamberler, Kitaplar gönderilmeseydi dahi, "kim bu yüzü çizen sanatkâr ressam" diyerek arayışa geçerdi.

Cennete de cehennem azabından kurtulmak için değil, cennetten, alemlerin Rabbini temaşaa etme nimeti için gitmek isterdi. 

Bütün bu harikaları yaratanı, insan merak etmez mi?

Künhüne vakıf olamadığımız sonsuz kudret, Allah...
Senin cemalini ancak cennet seyirgâhından görmek iraden.

Seni görüp tarifsizlik içinde sarhoş yüzlere bakıp, bu nimetten mahrum cennetler içinde olmak, cennet içinde derin bir keder, acı veren bir mahrumluk olur.

Zaten ve madem,  hiç bir kulun ameliyle cennetini hak edemez. Aynen bunun gibi de cemalini sen kerem eylemezsen göremez.

Bize de nasip eyle.
Amin.