31 Mart 2023 Cuma

sesi kısık şarkı

Herkesin iç dünyasında, 
kimselere diyemediği, 
özgürce yaşamak isteyip de yaşayamadığı, 
sesi kısılmış bir şarkı
onca çizilmişliğe rağmen 
döner durur...


30 Mart 2023 Perşembe

Leyla Hanım'ın yangınından bir katrecik...



Rahmeyle bu dil-haste-i nâ-çâre ilâhî       
Zahm-ı dilime senden olur çâre ilâhî

Bir mücrim ü âsî kulunum rûy-i siyahım
Afvınla nazar kıl bu günâhkâre ilâhî

Bakma yüzünün kâresine rûz-i cezâda
Bağışla beni Ahmed-i Muhtâr'e ilâhî

Ol günde bırakma kerem et hâib ü hâsir
Isyânım ile eyleme âvâre ilâhî

Nefsim hevesiyle beni sen derbeder etme
Aşkından eser ver bu dil-i zâre ilâhî

Al benliğimi kayd-ı sivâdan beni kurtar
Tâ vasıl olam rü’yeti dîdâre ilâhî

Leylâ kulunu âteş-i aşkınla kebâb et
Düzahda koyup yakma anı nâre ilâhî

Leylâ Hanım

29 Mart 2023 Çarşamba

Son bakış

Bir gün, son kez baktığımı bilmeden, "son kez bakıp" bir daha da asla bakamayacağım dünyasın...

Sana yalan dünya diyemem! Ne kadar sahici bir sınav salonu olduğunu senden gidince çok iyi anlayacağımı bütün zerrelerimle biliyorum...

Belki vefasız diyebilirim. Seni ne kadar severse, ne kadar çok bağlanırsa insanoğlu, sen vefasızlığından zerre ödün vermezsin. İnsan sana sadık, sen vefasızlığına...

Seni değerli kılan, ancak seninle ve sana aldanmadan hakiki ve sonsuz güzelliğin elde edilebilmesidir...Sana doğmasam, ötelere kanatlanamazdım...
Köprüler önemlidir, sen köprüsün...

Bir gün gelecek, bir gün kalmayacak! Hz. Hüdayi efendimin duası hürmetine o gün bana inşallah malum edilecek...

Hey Dünya!
Vedaya az kaldı..!

28 Mart 2023 Salı

Gassal / Gönül uçuğu


"Bitmeden telâşın kalkar naaşın.
Sen giyinirsin dünyayı 
Gassal seni soyar..."

Kanarya Banu Dağ 

*

Gönül uçuğu nedir bilir misin? 
Zemheriye meftun kırlangıcın cüssesine aldırış etmeden göğe vurgunluğudur. 
İlk kanat çırpışta dona teslimdir kanatları. 
Gökte başlar derin sızı, yerde son bulur ihtilâl...

Kanarya Banu Dağ 



gözyaşı

Ne güzel kulların var Allah’ım...
Mucize içinde mucizeler..!
Ne güzel kulların var Allah’ım...
Biz bir şey olamadan geldik gidiyoruz..!
Belki bir gözyaşı...
İçinde inci de yok,
Boynu bükük ve sessiz,
Akar gider merhametine...


27 Mart 2023 Pazartesi

Ses üzerine

Birlikte yürüyorduk. 
Aniden durdu ve yanından geçen adamı durdurup ona ismiyle hitap etti; ''Sen Mustafa değil misin?'' falanca yerden falanca zamandan çocukluk arkadaşıymış. 

Sohbetleri bitip ayrıldıktan sonra bana dönüp: ''Yıllar içinde insan yaşlanıp, değişebilir ama gözler hep aynı kalır.''dedi ve ekledi ''Gözlerinden tanıdım Mustafa'yı..''

Biliyorsunuz hep söylerim; ''Ruh ya gözlerde ya da sestedir.''

Karşımdakini cismen görmesem bile sesi, kendisi hakkında genel bir fikir verir bana. 

Dünkü mailde "Sesiniz ne kadar genç geliyor..."[*] cümlesine takılmıştım. Tabii ki genç gelir zaten gencim, şeklinde latife ile cevap verebilirdim. 

Aslında bu bilimsel bir araştırma konusudur ve muhtemelen yapılmıştır da... 

Bazı insanlar yaşları ne olursa olsun, sesleri hep gençlik yıllarındaki tondadır. Tek fark bir miktar hüzün katılmıştır o sese...Bazılarında yandan çarklı bir yorgunluk...

Tecrübe etmişimdir, çocukluk arkadaşlarımdan bazılarının ses rengi (benim gibi) hiç değişmemiştir. Acaba ruh sestedir dedim ya ruhları da öyle çocuksu mudur? İşte bunu genelleyemem, benim bir çocukluk arkadaşım sesi aynı ama çok olgun, yaşının adamı. 

Şahsen bendeniz yaşımın adamı olamadım. Hani o ağır abi takılmaları, kendisine hafif kibirimsi hava vermeler...bendenizde esamesi yok, istesem de azıcık vakur takılamam, zaten bu istemekle olur mu onu da bilmiyorum. 

Her zaman her yerde olduğum gibiyim, şartlara göre rengim hiç değişmedi. Basit yaşayan, basit giyinen, basit (mütevazı) olan ve bunlar için de çabalamayan biri...

Ses konusu gerçekten kitaplık çapta bir mucize... Hançereden çıkışı, dilin fonksiyounu, mahreç, oynamasıyla oluşan kelimeler, cümleler, anlamlar ve o manaları  saniyenin bilmem kaçta kaçı bir süratle dış,orta kulak derken beyne aktarım ve anlaşılması ve anında cevabın aynı yollardan muhataba ulşaması...

Konu etrafında dediğim gibi çok şeyler yazılabilir. Tefekkürse herkesin borcu.

Allah'ım, sonsuz kudretin önünde hayranız.



26 Mart 2023 Pazar

Pazar sürprizi




Bu sabah aldığım mail yukarıdaki linki vermiş. 

"Ağladım…😢
Namazımı kıldım yatağa uzandım..
Dua arıyorken karşıma geldi ..
Ve gözyaşlarıma hakim olamadım..
Sesiniz ne kadar genç geliyor...[*]
Nasıl içten okumuşsunuz...
Sabahın seherinde yaşattınız İstanbul’u..
Derin derin dinledim ve hissettim o maneviyatı..😔"

*

Hatıralar...
Ne kadar eski bir çalışma ve bilinen anlamda ilk şiirim. 
Yıllar sonra burada üzerinde değişiklikler yaparak (İçimdeki İstanbul) saklamıştım. 

Pazar sürprizi olan duygu dolu mailinize teşekkür ediyorum. 

[*] Ses konusuna vaktim olmadığı için başka bir paylaşımda temas etmek isterim.



25 Mart 2023 Cumartesi

Teşekkür ediyorum


Merak edilmek ya da özlenmek güzel bir şey.

Mübarek ayda biraz daha kendime taşınma çabası bu sessizliğim.

Hepimiz iyi ve iyilerden olalım inşallah.
Teşekkür ediyorum. 



22 Mart 2023 Çarşamba

Herkese bereketli Ramazanlar diliyorum.


Belki sonuncu, belki sondan bir önceki ganimet, rahmet, mağfiret, cehennemden azat olma fırsatı.

"Her gelecek yakındır." Üç aylar,  kandiller derken, Allah’ın biz kullarına muazzam ikramı, ihsanıdır Ramazanı şerif. 
Köprüden önce son çıkış desek yeridir. Çünkü bayram sabahına günahsız erişme imkânı...

Farkındasınız, kovitle başlayan başka renkte bir dünyadayız. Her geçen günü arayacağız! 
Ahir zaman...

*

Allah'ım!
Bizi dünyada ve ahirette rezil rüsva eyleme.
Milyarlarca kulun mahlukun var, bize değer verip muhatap almışsın, zayi eyleme...
Kulluğundan atma. 
Seni gazaplandıracak her düşünce, söz ve fiilden sana sığınırız. 
Şehri ramazanı rızana uygun ihya etmeyi nasip eyle.
Günahlarımızın affını dileriz.
Geçmişlerimize ve bize rahmet eyle. 
Kimseye yük eyleme.
Zarara uğratmaktan ve uğramaktan sana sığınırız. 
Depremler, seller gören kulların var. Sabır ve çıkış yolu ihsan eyle.
Hayırlı bir zamanda, hayırlı bir yerde, hayırlı güzel ölümler ihsan eyle.
Allahümme salli ala seyyidina Muhammed. 
Amin.


Bu da seslisi


     Yeni bir sevmek olsun.

Kelimelerinizin kitap olarak elinizde olmasının, kabiliyetli bir sesten dinleme lezzetini anlamak için yaşamak sart...

Bunu yaşamama sebep olan bir güzel dostsunuz siz. Sonsuz teşekkürler, bereketli ramazanlar temennisiyle...




Bu çağ

Bu çağ bizi her şeye alıştırdı. 
Artık yadırgasak da şaşırmıyoruz...

21 Mart 2023 Salı

Ben hiç gidemedim senden

Ben hiç gidemedim senden...
Yıllar gitti,
Aylar bitti,
Mevsim zaten tekti...
Hikâye hiç değişmedi...
Monologlar bile aynıydı,
Çerçevedeki fotoğrafın şahit...
Kalbimde berbat bir suskunluk çığlık atsa da
Ben hiç gidemedim senden...
Durdurulmuş zamanda,
Hâlâ gözlerinin maverasında...
Ulaşılmaz hâyâllerin ortasında,
Konuşur dururuz hep aynı tatla.
Ben hiç gidemedim senden...
Ben hiç gitmem bizden...

20 Mart 2023 Pazartesi

Yansımalar 24

"Gelmedin, gelseydin kapımı sürekli aralık bulacaktın. 
İçeride hüzünlü bir bayram akşamı gibi bayram sabahı için tetikte bekleyen, mecnun bir adam karşılayacaktı seni..." [Rüveyda'ya Mektuplar,  sh:29]

Gelmedin! 
Gelmediğin için ağlak ve puslu sabahlara zoraki açıldı gözlerim. 

Gelmedin! 
Gelmediğin için neşeli kahvaltıları birlikte hazırlayamadık. 
Gelmediğin için sofralar da sabahlar gibi sessiz ve derinden iç çektiler...

Gelmedin! 
Gelmediğin için vaktinden evvel gözlerimin yuvalarını doldurdu umutsuzluk ve yorgunluk...

Gelmedin! 
Gelmediğin için ev hapsine aldım bu canımı...Sokaklara, caddelere ve Kentparka yasak ettim gözlerimi...

Gelmedin! 
Gelseydin, birlikte açardık gözlerimizi neş'e ve şehvetle sabahlara. Yataktan çıkmak istemezdik. Ev bize yeterdi. 
Evimiz seninle, sesinle, temizliğinle, dişiliğinle dolar taşardı. 

Sana şarkılar söylerdim, bana şarkılar söylerdin, şiirler dinlerdin...

Gelmedin..!
Gelseydin, kalan ömrüme yeterdin. Seni önce sevgimle beslerdim, sonra da çocuğunu besleyen bir baba gibi şefkatle büyütürdüm kalbimde...

Ah Sevgili!
Gelmedin işte, gelmeyecek misin?
Tünelin ucu görünmeden gelseydin.
Gelip de şu gönlüme bayramları yaşatsaydın. 
Her sabahım bayram olsaydı.
Bayram sevinçlerine karışsaydık seninle sırılsıklam...
Kederlerin üzerine perdeleri çekip, gün ışığını içimizde yaşasaydık...

Gelseydin de bayramlar bayram olsaydı...Anlamına kavuşsaydı, gözyaşlarımla yıkanmaktan kurtulsaydı...

Gelseydin, görseydin aşk ne demekmiş, nasıl yudumlanırmış kana kana...



19 Mart 2023 Pazar

"Şiirler bir şairin gözyaşlarıdır."

Gece uyandım. Saat 02:48
"Şiirler bir şairin gözyaşlarıdır."dedi iç sesim. 

Buraya not düşecektim.
Google'a bir sorayım dedim.
Bin köfte, karamba! 
Yazan yazana.
Geç kalmışsın müteşair bey!

Daha önce hiç bir yerde okumamıştım. 
Ya google'dan kontrol etmeyip ilk yazanmış gibi paylaşsaydım! Bunca zaman şiddetli tepki verdiğim emek/duygu hırsızlarının seviyesine düşecektim. 

Hani aynı yüzyılda farklı coğrafyalarda, internetin olmadığı zamanlarda birbirinden habersiz aynı, benzer şeyleri/şiirleri naatları yazan şairleri sevgili Hayati İnanç bey bir programda örneklendirmişti.
Çalmadan da insanlar aynı cümlelerde dizelerde buluşabiliyorlar. Çünkü şair ruhlar aynı kaynaktan beslenirler. Müteşairlik bahsi diğer...

Depremsiz, selsiz, kedersiz sabahlar ola...

18 Mart 2023 Cumartesi

bugün dünden çok yarından uzak

Bugün dünden çok özledim seni,
Bugün yarından daha uzak sanki... 
Hasretim bazen ay ile dünya mesafesi,
Bazen de alt dudakla üst dudak gibi...
Bugün dünden çok özledim seni...
Bugün dünden çok, yarından uzak...
Bugün bir başka istedim seni,
Bugün bir başka sevdim seni...

17 Mart 2023 Cuma

Savruluş günlerindeyiz

"Bak yeni heyecan arıyorsun..
Yeni bir sevmek olsun demişsin.."

a) Sevgili okur dünkü şiirden bunu anlamış olamaz.
b) Şaka yapmıştır.
c) Hayır ciddidir, üstelik şiire senaryo icabı diye de bakmamıştır.
d) Beni cevaba zorlamak için kasten kışkırtmıştır.
e) Hepsi...

*

Devam eden depremler. (Dün 4.7 bizde sallandık.) 
Sellerde ölen, kaybolanlar! (Kıymetli arkadaşımın gencecik yeğeni boğulmuş. Allah rahmet eylesin.) 
İnsanlar ıslak çadırlarda üşüyerek sabaha erdiler.

Moralsiz, savruluş günlerindeyiz.
Tüm dünya ülkelerinde sokaklar karışık, huzur yok. Pahalılık anormal seviyelerde can.yakıyor.

Bolca dua, çokça ahlâki davranış, dürüst insan olma çabası artmalı.

Ahir zaman korkutur oldu...


16 Mart 2023 Perşembe

yeni bir sevmek olsun

Yeni bir sevmek olsun
Eskilerin ayarında
Ne bileyim işte,
Belki bir Türk kahvesi tadında...
İçinde sahtelik barındırmayan,
Menfaate kapalı, 
Yeni bir sevmek olsun...
Hissedişler lisana dönüşsün,
Kablel vuku yüzlerde sevinç,
Hâl sormadan, hâl bilinsin.
Yeni bir sevmek olsun,
Sevmelerin firar ettiği çağa inat,
Kıymet bilenler birbirini bulsun...
Dedim ya işte, eskitilmemiş,
Yeni bir sevmek olsun...

15 Mart 2023 Çarşamba

Takibinize, mektuplarınıza ayrı ayrı çok teşekkür ediyorum.


"Ben içimden geçenleri kağıda dökmeyi becerenlerden değilimdir. 

Uzun zamandır yazmak istiyordum.

Sizin bloğun sıkı bir takipçisi ve eşsiz kitabınız Rüveyda'ya Mektuplar'ın ve akabinde O'na ithaf ettiğiniz bütün iç döküşlerinizin okuruyum..

Her gün blog da acaba bugün neler yazdınız diye merak içinde açıyorum ve tereddüt etmeden aşkı, özlemi, acıyı, en çok da gri'yi vede gündemi okuyup,
"İşte şair ve yazar böyle olmalı" diyorum.

Gönlünüzden ve kaleminizden geçen bütün güzellikler hiç eksilmesin hocam.

Saygılar"

* * *

"Ah be güzel adam...
Tuvaldeki yalnızlık tablosu gibisin, 
her fırça darbesinde renk renk olup 
son darbede griye boyanan..."



Gecenin getirdikleri ve bir video

Bu sene kar kokusu da tadamadı ruhum...
Beyaz bir dünya da hâyâl oluyor sanki...

Yakınlarımız, yakınlar uzak, 
Uzaklar daha bir uzak...

Yağmurlar çekildi, belki de insan görmez okyanuslara, ormanlara yağıyor.
Daha önce,  bereket, vicdan, insaf, merhamet, iyilik çekildi.

Depremler, seller, tedirgin nefes alıp vermeler...
Üzerinden haftalar geçse de acısı çabuk geçecek gibi değil. Binlerce insanımız öldü, kayıplar çok. Hasar çok büyük. İnsanlar evlerini işlerini, düzenlerini, huzurlarını kaybettiler. Bölgede depremler devam ediyor. 

İnsan böyle bir durumda sıcacık evinde yorganı üzerine çekmeye utanıyor...




14 Mart 2023 Salı

"Bir sevme biçimidir Rüveyda"ya gelenler

Blog okundu kelâmınıza/kaleminize bereketle  "Ruhların kalplerde mesken tutmuş halinin, sebepsiz, sorgusuz sevme biçimidir Rüveyda..." 👏👏👏

*

Gecenin 1 çeyreğinde beni hıçkıra hıçkıra ağlatan o çınara iliştirdiğiniz ağıtın bana olan bedeli bak hâlâ ayılamıyorum..😌

*

O nasıl güzel sevmek..!

*

Bir sevme biçimidir Rüveyda 
Benimde öyle hasret yüklü bir mektup yazasım geldi hatta blog açmak gibi bir fikrim vardı lakin yazdıklarım okunur mu bilemedim. 

*

Sahi Sen böyle güzel mi sevdin Murat hocam.
İçinde böyle güzel mi sakladın..
Sardın sarmaladın.
Boğazında takılı kalan ismin sabahlara akan gönüllüce boğulduğun gözyaşlarının ırmağı kadını...

*

Artık Sözler benim nazarımda etkisiz eleman
Kifayetsiz kaldı.
Bu aşkın karşısında …
Söylenecek söz bırakmadınız efendim.

*

Rüveyda’ya
Beslediğiniz aşkınız, hürmetiniz, saygınız, sevginiz, sadakatiniz
Bu çağa ayak uyduramamış bir mecnunun sevme biçimi yüreğiniz...
Ne söylesek boş kalır...
Biz susalım sizin yürek diliniz konuşsun...

*

Şairim seni ve kalbini bu güzel sevişlerinden ruhen kendini kaybedişlerinden öpüyor,
Yüreğinden duyguya dem olmuş mürekkebe dökülmüş mısraların bize sunduğu o güzel ruh ikliminde yaşattıklarından dolayı sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum..✍🏻✨💫⭐️
Ve sizi ayakta alkışlıyorum üstadım..👏🏻👏🏻👏🏻
Var olun, daim olun..😍🍀🐞
Aşkla kalın...

*

Bloğunuzu kaç kişi okur? Facebooka geri gelin bir sayfa açın lütfen.

*

Yine derin sulara çektiniz okuru. Eminim yine çok değerli yorumlar gelmiştir. Bizimle paylaşın lütfen. Sevgi ve saygıyla.

*

Buralarda seher vakti bir ah çektim, oralar da duysun. 👏👏👏

*

Yine mükemmel hep mükemmel zerre aşağısına düşmüyorsun helal olsun yüreğine ❤️❤️

13 Mart 2023 Pazartesi

Bir sevme biçimidir Rüveyda

Çenesi düşük şu suskunluk labirentinde, vefasız vakitlerin, acınası, acımasız hallerine müptelâ olmuş bir adamın, sevme biçimidir Rüveyda...

Yeryüzünün bütün küsmüşlerini temsilen, aşktan alacaklı, sevdaya mecnun; zoraki gülüşlerinde saklı zehirli bir tufanın arefesinde, gözyaşı gecelerinden kalma sabahlara b'akan bir adamın severken canının yanma biçimidir Rüveyda...

Her kelimesinde, cümlesinde ve dahi paragrafında taklide zerre pirim vermeksizin fakat tahkikin en derin sularında yüzme bildiği halde gönüllüce boğulmayı tercih etmiş, boğulmaya can vermiş bir adamın sevme biçiminin simgesidir Rüveyda...

Peygamber hasreti, evlat acısı, ana kucağı, dünya gurbetinde oluş sancısı, bir tırtılın kelebek, bir kartalın yeniden doğuş çilesi, ahir zaman fakirliğinde iman kurtarma endişesi..kısaca güzele dair yarım kalmışlığın adıdır Rüveyda...

"Lambada titreyen alevin üşüdüğünü" edebi bir söz deyip geçmeyi büyük saygısızlık ve haksızlık sayan, Leyla'sının köpeği geçince ayağa kalkıp, dört ayaklının gözbebeklerinde Leyla'sının gözlerini, başında ellerini görme heyecanının bir adamın, bu çağa ayak uyduramayan sevme biçiminin adıdır Rüveyda...

Kavuşmaktan çoktan vazgeçip, istifasını bir imsak vakti sırılsıklam ağıtların asıldığı asırlık çınara iliştirmeyi, cürümlerden bir cürüm saydığı için, başı yerde, gözleri mahcup, mahzun
iç çekişlerin, hıçkırığa evrilerek, boğazda takılı kalan o isme meftun ıssız bir adamın sevme biçiminin çırpınışıdır Rüveyda...

Sevdimseni yazarken, iki okyanus gibi kelimeyi dilbilgisi kuralı olarak ayırmayı ar edinmiş, kurallar ve kaidelerden azade, bedenleri, şehirleri, şartları aşmış ruhların kalplerde mesken tutmuş halinin, sebepsiz, sorgusuz sevme biçimidir Rüveyda...




12 Mart 2023 Pazar

Eksik bir şeyler


Eksik bir şeyler var,
Eksik bir şeyler vardı...
Eksik bir şeyler hiç eksilmediler...
Eksik bir şeyler eksilmeyecekler...



Sevmek diyorum

Aklıma geliyorsun,
Donuyorum...
Sevmek diyorum,
Ağlıyorum...
Ben bu hayat yolunda,
Yalnız (sana) yürüyorum...




11 Mart 2023 Cumartesi

Şarkı sözü yazdım [4]

Bitti deyince bitmiyor,
Gittim deyince gidilmiyor...
Sözlerini bilmediğim bir şarkı gibisin,
Söylemek istedikçe söylenmiyor...

Özledim demekle hasret dinmiyor,
Şu gri yapıştı canıma benden gitmiyor...
Nefes alışımdaki gizli öznesin,
Almak güzel de verirken acıtıyor...


Not: Taslaklara şöyle bir baktım, yaklaşık 3 ay olmuş




10 Mart 2023 Cuma

Ey insan!

Mevsimlerin ikiye düştüğü,
Güzelliklerin rivayete dönüştüğü, 
Aşkların romanlarda kaldığı, İyiliklerin azaldığı,
Bir acaip kurak zamandan sesleniyorum sana: 

Ey insan!
Kayıp olmadan insanlık, insanlığına geri dön..!



9 Mart 2023 Perşembe

seni nasıl seveceğimi

Seni nasıl seveceğimi bilmiyorum, 
Acizim ve azimli de...
Seni nasıl seveceğimi bilmiyorum,     
Annem gibi mi,
Çocuk gibi mi, 
Arkadaş, dost, sırdaş, hangisi...
Seni nasıl seveceğimi bilmiyorum,
Acizim ve azimli de... 
Yalnız sevgili olmak yetmiyor,
İçinde saklı yosman ile... Masumiyeti iki de bir katlederek,
Hız sınırlarını da aşmalıyız.  
Bir başına hiç biri,
Ne sana ne bana yetmez, biliyoruz...
Seni nasıl seveceğimi bilmiyorum,
Acizim ve azimli de...
Hepsi sen, sen hepsini kuşanmış, Başımı döndürmektesin.
Seni derince içime çekip,
Bir daha da hiç ayılmamalıyım... Seni nasıl seveceğimi bilmiyorum,
Bu bilemeyişe ayrıca bayılıyorum...
Çaresiz çırpınışlara tutsak...
Acemi ve biraz da korkak...
Seni nasıl seveceğimi bilmiyorum,
Yönleri kaybederek,
Gidilecek izleri silerek,
Kuralları esneterek, 
Bazı şeyleri görmeyerek,
Renkleri harmanlayarak,
Cahil cesareti bilinçsizliğiyle,
Yalın, duru ve kararlıca çok istiyorum.
Seni nasıl seveceğimi bilemeyiş, Hiç son bulmasın istiyorum.
Uykularım bölünsün, 
Rüyalarım süslensin,
Gözlerim ıslansın,
Sancılarım sensiz dinmesin...

Seni 
Nasıl
Seveceğimi...

8 Mart 2023 Çarşamba

Ah benim bile bile kanan aldanışlarım!

Sizin de zaman zaman  ya da her gün aklınıza geliyor mu, ölüm..!

Ne zaman, nerede ve nasıl?

Haberlerini duyduğumuz o çeşitli şekillerde ölenler de bunu düşünüp, sonra keyifleri kaçtığı için başka konulara mı odaklanmışlardı. Ne de olsa daha çok vardı, onlara gelene kadar...hem daha yaşları da gençti...

Şu dünya hayatında bir yamaç paraşütü, bir denizlerin dibine tüple dalmak, bir de hiç korkmadan çok ustaca dört nala ata binmek kalmıştır içimde. (Bir de sen diye şiire kapı aralamayacağım.)

Bunun dışında  (hayatit) dünya'ya ait sanırım merak ettiğim bir şey yok. 

Ama ölüm..!
Ne kadar hazırım bilemem ama hep ve biricik merakım. 

Düşünsenize melekleri görerek perde açılacak, dünya perdesi kapanırken..!

Melekleri göreceğim, hep okuduğum, duyduğum ve şeksiz iman ettiğim melekleri ve ahiret basamaklarını...

Ruhumun bedenimi terk edişini yaşayacağım...!

Ameliyat olmuş biri olarak, narkoz anı ve başıma dikilip bana bakan ve ameliyata hazır olan ekibi son kez görüp duyarken bir anda pauze... Biçiyorlar, dikiyorlar, saatler geçmiş bir şeyden haberin yok. Teslim olmuşsun. Hem sebeplere, hem de sebepleri halk eden Allah'a...

Sebep aleminde üzerine düşenleri yaparken, asıl müsebbibi mutlakı unutmadan...Tam bir tevekkül...

Ölüm anında da sanırım buna benzer olacak. Öleceğini anlayınca, kalbinde yalnız Allah azze ve celle... Ona iman edip dayanmış bir kalp. Ne takdir ettiyse onu yaşayacaksın...

Sevdiklerin ah vah edip dövünürken, sen çoktan mekânsızlığa, zamansızlığa, sonsuzluğa uçurulmuş olacaksın. Berzah yeni hayat biçiminin adı olacak. 

İyilerden isen, mutlu son. Kıyamet kopsa da cennete hayatın başlasa...

Mezar ziyatine gelenleri, belli zamanlarda sevdiklerine gitme izninde, sevdiklerine bir şeyler söyleyememek, ipucu verememek, ikaz edememek, sevdiğini fısıldayamamak keder olsa da; biliyorsun ki çok yakında onlarda dünya hayatlarından mezun olup yanına gelecekler...

Ah benim bile bile kanan aldanışlarım!

Hadis biraz daha uzuncadır ama kısa olarak: ''Akıllı kişi ölüm sonrası için çalışandır.'' (Tirmizi)


6 Mart 2023 Pazartesi

"Çok korkuyorum!"

''Çok korkuyorum! Acaba neler yazılacak benim için!''derken bir çocuk samimiyetindeki masumiyetini görmeliydiniz. Meğer her Berat kandilinde hep bu ruh hali içinde olurmuş. Kaç yıllık ablamın iman dolu iç dünyasındaki bu beni çok duygulandıran cümleler az önce döküldü. Seni yazacağım abla dedim...

Korkmak!

''İnsan üç beş damla kan ve binbir endişedir.''demiş Şeyh Sadi-i Şirazi.

Psikolojik bir varlık olmak böyle bir şey. Net göremediklerimizden inansak da korkarız. Ve biz insanlar, genelde garantici ve peşinciyiz de. (Bunları ablam üzerinden değil, açtığı konu üzerinden yazıyorum.)

Geçen gün çok kıymetli bir arkadaşım Whatshapda bir söz paylaşmıştı. Üşenmeden buraya yazayım, çünkü çok kıymetli. 

Allah'a karşı kötü zannı, o büyük imam: ''Vesveseli olmak, her an bir korku içine girmek ve nimetlerin elden çıkıp kaybedilmesini beklemek.'' şeklinde enfes bir tarif yapmış.
(Şu depremlerle sarsıldığımız ve tüm yurdu saran endişeyi de alın bu paranteze)

Oysa; ''Ben kulumun zannı üzereyim.'' (Kulum bana hüsnü zan eder, benden umarsa veririm, umudunu boşa çıkarmam. Kulum beni kötü bilir, benden güzellikler ummazsa öylece mahrum kalır.)

Bu zan özellikle ölüm anında çok daha önemli. Allah'ımızın merhametini, keremini, affetmeyi sevmesini...düşünmek, ummak ve hakikaten böyle inanmak gerekir. Çünkü Allah böyledir. Çünkü Allah ''rahmeti gazabını geçendir.'' Çünkü Allah ''Siz günah işleyip ardından pişman olup tevbe etmeyecek olsaydınız, başka varlıklar yaratırdım.''buyurandır. Yeter ki kibir bizden uzak olsun. Yeter ki aczimizi kulluğumuzu bilelim. 

Bu gece yaratılmış her şeyin (sadece insanın değil) kaderi. Sonsuz kader kitabından, 1 yıllık bölümü melekler divanına çıkarılıp, görev taksimi yapılacak. Levhi mahfuz (bir yerde Allah'ın yaz-sil tahtası benzetmesi yapılır.) Genel kaderden, kulun cüzi iradesine göre değiştirilebilen, örneğin bir sıkıntı yazılmıştı, kul birine bir iyilik yaptı, sadaka verdi, o sıkıntı o defterden silinir ve başına gelmez. 

Allah'tan razı olanlar, Allah'a yakın olanlardır.  

Hata, günah bizler için. Onlardan pişman olup tevbe de...

''Allah'tan ancak kâfir olanlar ümitlerini keserler!'' ayeti büyük ikazdır. 

İslâmda şirk hariç hiç bir günaha kapılar kapanmaz, son nefese kadar Allah kulunu bekler. 

İnşallah bu geceye şimdiden hatta dünden önem vererek, ihya ederek girer, kadere etki eden duayı bolca yaparız. Birbirimize gıyabımızda (beni unutmayın) bolca dua ederiz. 

Bize büyük kıymet verip yaratan, atomlardan zerrelere, meleklerden gördüğümüz her şeye kadar hizmetimize sunan bir Allah'a muhatap kılınmışız. ''İçinizde görmüyor musunuz?'' Gözlerimizi kapar, dilimizi kımıldatmadan Ona konuşur, Onu hissederiz. Ondan dileriz ve cevaplarımızı alırız.

Allah'a hüsnü zannım çok. O beni/bizi zayi etmeyecek inşallah. Değil mi ki varlık alemine getirdi, yarattı. Değil mi ki en Sevgili Elçisine (sav) ümmet kıldı...bunları heba etmez. Yeter ki biz imanımızda sadık, samimi olalım. Yeter ki Ona kullukta az demeden gayretli olalım. O merhametlilerin en merhametlisi. Allah'ımızı  sevgisini, rızasını kaybetme korkusu ile saygıdan kusur ederiz endişesi ile sevelim. 

Annemin ''Canım Allah'ım'' deyişi kadar kendimde cesaret bulamam ve onu sessizce gıpta ile dinlerim ama haddimce ve ruh halime göre Allah'ın bize azap etmeden sonsuz cennetlerinden birini ikram edip Cemali ile müşerref edeceğini umarım. Çünkü Onu çok merak ediyorum. O sonsuz kudreti çok merak ediyorum. Ben Allah'ı haddimce çok seviyor ve günahlarımın affını diliyorum. Ablamın masum telaşı kadar bir kaygının -dozunda olarak- her insanda olması gereğine de inanıyorum.

Berat kandilinizi tebrik ediyorum. 


5 Mart 2023 Pazar

Kıymet bilmek üzerine

Umumiyetle insanlar yaşadıkları çağı, yılları, zamanı, bihakkın değerlendirme basiretinde olamamışlardır.
Balıkların suyu bilememesi gibi.

Tarih şahittir ki bestekârından, ressamına, mucidinden, idarecisine...genellikle ölümlerinden, asırlarından sonra değerleri, hakları teslim edilip anlaşılmıştır.

Yaşarken kıymeti pek bilinmez insanların.(Dostlukların, sevginin, hürmetin, vefanın, sadakatin...)

Onları ancak büyük resmi görebilen az sayıdaki zeki insanlar yaşarlarken takdir edebilmişlerdir.

Bu geç fark ediş ya da aymazlık, bazıları için nedamet sebebi olsa da pek bir anlam ifade etmeyecektir. Asıl nedamete kaynaklık eden husus, o vaktinde kıymet bilemeyişin sebep olduğu manevi ve maddi kayıplardır. 

Düşünün ünlü bir ressam, şair, müzisyen sizin yakın dostunuz, akrabanız ya da okul/sınıf, mahalle arkadaşınız ve siz onu ileride çok ünlü yapacak meziyetlerine kör kalmış, hatta dudak bükmüş, belki de kimi zaman istihza dolu bakışlarla tepeden süzmüşsünüzdür...

Yıllar geçip, yollar ayrıldıktan sonra onu yeniden görüyor ama artık ulaşamıyor ya da hiç bir zaman bunu öğrenemeden ölüp gidiyorsunuz...

Farkındalık dediğimiz, açık şuur, bilinç, kalbi selim, aklı selim, basiret, firaset, vaktinde ve yerinde olayları kavrama, anlama, idrak yeteneğidir; herkese bütüncül olarak nasip olmayabiliyor.

4 Mart 2023 Cumartesi

Yansımalar 23

"Rüveyda... 
Aşk, bizimle unutulmuşluktan beraat eder, ahir zamanda kadrinin bilinmesinin coşkusu ile bayram ilan ederdi..."
[Rüveyda'ya Mektuplar, sh:29]

Aşk unutuldu mu? 
Asliyet itibariyle genel olarak evet...
Dildeki sakız olma üç harfe, zaten biz aşk demiyoruz! 

Bunu anlamak için Cemal Safi'nin ''Tek hece/Benim adım aşk''ını okuyup anlamak kâfi...

Aşk ile bayram etmek...

Bir aşık aşktan söz ediyordu, bir kuş geldi dizlerine süzüldü, boynunu büküp can verdi...
Anlatan mı, dinleyen mi daha aşıktı bilinmez...

Zamane insanı neyin kadrini biliyor ki, aşkı bilsin...
Hem insanlar vahşi bir geçim derdindeyken...
Ruhlar letafetini kaybetmiş, akıllar kursaklar için mesaideyken...

Güzel hasletler unutuluyor Rüveyda...

Her geçen günü arar olduk. 
Güzel seven insanlar kendi kıyılarına çekildiler. 
Ürktüler ve sindiler... 
Ürkütüldüler ve sindirildiler! 

Biz canımızın menfaati için yola düşmedik, düşmeyeceğiz de...
Düş me ye ce ğiz...

Bizim düşkünlüğümüz aşk gibi yücelerden doğma duygulara olacak. Onlar için yaşayıp, onlar için öleceğiz. 

İnsan düşündüğü, hayal ettiği yerdedir. Işık hızı bile yetişemez bu, zamandaki mekânüstü olma biçimine...

Ve hayallerimiz dokunulmazlığımız, 
hayallerimiz özgürlüğümüz. 

Hey Rüveyda!
Seninle burada olmazsa, ötede bayram edelim...


Hatıraların toplandığı yer

Hatıraların toplandığı yere kayıyor gözleri insanın, zamanda yolculuğu uzadıkça...

3 Mart 2023 Cuma

cennetim olur

Bazı insanları kalplerinin eşiğinde aşkla bir ömür beklersiniz. 
Görmeyip üzerinizden geçseler saadet, görüp göz değdirseler cennet...


2 Mart 2023 Perşembe

sen susunca

İçimde yangınlar harlar,
Sağanaklarca sancılar,
Hüzünlerim artar,
Renklerini kaybeder hayat,
Günler isimlerini şaşırır, 
Abone şarkılarım aynı makamda yarışır.
Yönlerim birbiriyle içiçe,
Gülüşlerin duvarlarımda çerçeve,
Yüzün kirpiklerime asılı hece,
Mahzun bir çocuğum her nefeste,
Yetim benim, öksüz de
Kendisine kocaman bir küsmüş de
Ne desem hep eksik içimde,
Ne desem sen hepsinin içinde,
Nereye gitsem aynı çile
Senin gurbetine düşerim,
Eksildikçe eksilir eririm,

Sen susunca...


her karşılaşma


Her karşılaşma bir vedaya gebe,
Anılarımız sırtımızda, gidiyoruz...
Her karşılaşma ilk kezmiş gibi acemisiyiz,
Veballerimiz omuzlarımızda, ölüyoruz...