Tabii iman etmiş akıl en başta...
Vahye teslim olmuş akıl...
Sonsuzluğun, cennetin anahtarı...
*
Annem!
Gözlerimizin önünde akıldan, algıdan yana günden güne fakirleşiyor!
İnsan inanamıyor, o sohbetler ettiğimiz bizi büyüten, bize öğreten kadına ne oldu, nereye gitti...
Anneciğim çocuk oldu...
Hüzünlü bir can...Artık neşeli zamanlarındaki o "camım yavrum" unutuldu...Bilerek "camım" diye severdi. [Canım değil, camım]
Artık yemeğini de ara ara biz yedirir olduk. Yatalak olmasın diye dua ediyoruz. Sürekli evde onunlayız, yalnız bırakamıyoruz.
*
İnsanın hikâyesi aslında çok zor bir yolculuğun büyük bir riskle yoğrulmuş anlatımı...
Başa dönüş, gücünü, melekelerini yavaş yavaş kaybediş...
Çaresizlik...
Teslimiyet...
*
Annenize kardeşiniz refakat ediyorsa, insaflı, adaletli, ilgili olun! O kadın yalnız onu doğurmadı! Salakça mazeretlerle bir kişiye bu zorlu, kutsal vazifeyi bırakmayın. Bu şekilde olan tanıdıklarınıza bile ilgisiz kalmayın. Sık sık moral ziyaretleri yaparak destek olun. Bu bile çok büyük iyiliktir.
Kardeşler içinden, anneyi-babaya nasılsa bir kardeş bakıyor diye umarsız davranmayın. Sahte mazeretler vebalinizdir!
Adil bir refakat/bakım sırası yapın.
Evet bu iş, Allah katında kazancı büyük bir sınavdır diye 7/24 birini bu zorlu işte yalnız, desteksiz bırakmak karaktersizlik, vicdansızlıktır.
Ve unutmayın!
Siz de uzun yaşarsanız, siz de yaşlanıp, benzer durumlara düşeceksiniz...