Bakışlarımdan, duruşumdan, susuşumdan anlamalısın beni. Gözlerimin dipsizliğinde birikmiş hüzünleri görmelisin mesela... Ve o gözlerin altına yuva yapmış aldanışlarımla karşılıklı volta atan yanışlarımı... Bakışlarımdan, duruşumdan, susuşlarımdan, anlasan ne güzel olur..? Kelimelere gereksinim duymadan, dilsiz alfabenin maverasında ferahlasa kalplerimiz... Belki o zaman yorgun ruhum sevinçler ülkesinden bir yudum teselli kuşanır...