21 Nisan 2017 Cuma

kaderin beklediği...


''Gerçekten insan için çalıştığı vardır.''  Akıl ve akla bağlı irade;büyük nimetlerin başında gelir. Bunları kullanmaksızın,değerlerinin farkına varıp hakkını vermeksizin; oturup gözü kadere dikmek, onaylanmış bir şey değil.

Zaten kader sırrına, senin için ne taktir ettiğine vakıf olmadığına göre; kadere imanla birlikte, o kaderin Rabbine güvenerek,Ondan umarak, O'nun verdiği akıl ve irade nimetini ıskalayıp, ziyan etmeden, hayatın her konusunda yine Ondan yani Allah'tan umarak; çalışmak, gayret etmek de ilahi kanunlardan (sünnetullah)dır.

Düşün !
Kâinatın övüncü, Allah'ın ''Sevgilisi'' iltifatına mazhar idi (sav) ama Uhud Gazvesi'nde de kılıç darbeleri, atılan taşlar ve miğferinin halkalarının batması sonucu omuzu yaralanmış, mübarek cemali (yüzü) kanlar içerisinde kalmış ve bir dişi şehit olmuştur.(Selamların en güzeli O'na olsun.)

Toprağa tohum ekmeden hasat zamanını bekleyen çiftçi gördün mü sen ?

Kendinden umutsuzluk da aslında gizli şirk ! Çünkü kendinde olan, Allah'dır ve sen O'nu gücendirdiğini bile görmüyorsun...

''Mutlaka her zorlukla birlikte, bir kolaylık vardır.''  unutma !

Ve yine unutma : ''Mü'minin niyeti, amelinden (eyleminden,işinden) daha üstündür.'' Niyetlerimizi yenilemek,taze umutları samimice ekmek dileğiyle, bereketli cum'alar...