19 Haziran 2022 Pazar

iyi ölümler!



Burası dünya! 
Biliyoruz!
Gerçekten biliyor muyuz? 
Sanmam!
Bilmekle anlamak arasındaki farkı daha önce işlemiştik!
İki dünya var!
Burası ve öbür dünya!
Aralarında da ölüm sınırı!
Yani berzah!
Bu idrakimizi besleyip, canlı tuttuğumuz kadar kuluz! 
Cool demedim! 
Kul dedim!
Cool olma çabasında olanların ekserisi egolarına kul olmuşlar!
Hayatı derinlemesine ve sade yaşayarak, Allah’ın eşsiz ve sonsuz san'atlarını tefekkürle, şükür ve hayranlıkla müşahadeden söz ediyorum...

Bu bilince ne kadar erken erişirse insan, israf bir yaşantıdan, insani bir yaşantıya geçmiş, yükselmiş oluyor. 

İşte cool dünyasının geçici/aldatıcı karizmasından, kul olma hürriyetinin huzur verici makamında istikamet üzere yol alış!

Böyle olunca, ölüm soğuk ve sarı benizli bir kavram olmaktan çıkıveriyor! 
Yeter ki Allah’ın sonsuz merhametini, keremini unutmadan (umudu asla kaybetmeden) ve tabi Ona itaat gayretinden kopmadan, kendimizle ve ölümün sahibi Allah ile barışık olmak, sonsuzluğun kapısında bekleşen biz faniler için ürkütücü/itici olmak yerine, ürpertici merak edilen bir heyecan oluyor!

Haşmet Babaoğlu'nun bugünkü "Unutmuşlar..." isimli makalesinde yazar Ömer Faruk Dönmez'den iktibaslarla gönlümüzün dikkatine sunduğu "Bir Kitap Bir Balta" kitabı etrafında:"Geçen gün bir grup şeytan konuşurken duydum, kapitalizm mi ne, tuhaf bir şey çıkarmışlar; korkunç bir olay. Her şeyi süsleyip herkese satmak istiyorlarmış. Ölümü sürekli hatırında tutan adama her şeyi satamazsın ki.
Çünkü ölüm iki hayatın ortasında durur ve insanı dengede tutar. Ah, tabii, insanları bu çılgın düzene çekmek için, ölümü unutturmak gerekir." şeklinde kayıtladığı enfes makaleyi okumanızı salık vererek  noktamış olayım.

İyi ölümler!

* * *

Bir gürz sesiyle düz olunca dağlar
İnan Aze, inan!
Taşa serdigin mendil kuruyacak
Ve namlusu değmişken şakağına hasretin
Bir hayatçık uykuyla, tüm ölüler uyanacak...

Kanarya Banu Dağ