13 Haziran 2025 Cuma

Veda mı?

- Şiire veda mı ettiniz? Eskisi kadar uzun şiirlerinizi okumaz olduk? 
- Hayır! Şiir bana veda etti, ömrü vefa etmedi... Gitti!.. 
- Bir şiiri kaç günde yazarsınız? 
- Kaç gün... Bu dediğiniz şairlere has bir durum. Bendeniz müteşair olarak, anlık hüzün damlacıklarımı dakikalar içinde 
(hatta son şeklini yayınladıktan sonra) yazmış olurum. 


- Bir filmden ne hisseler çıkartmışsınız üstaım. O başlıklar fihrist gibi. Kitap yazsanız olurmuş. 

- Teşekkür ediyorum. Sizden gelenlere anca sıra geldi. 


Bunlar da Sezai Karakoç'un Mona Roza'sından seçtiklerim.:

Ah beni vursalar bir kuş yerine.
Akşamları gelir incir kuşları.

Ellerinden belli olur bir kadın,
Denizin dibinde geziyor gibi.
Ellerin, ellerin ve parmakların.

Mona Rosa seni görmemeliyim.
Bir bakışın ölmem için yetecek.
Anla Mona Rosa ben öteliyim.

Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.
Henüz dinlemedin benden türküler.
Benim aşkım uymaz öyle her saza.. 

Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış.

Bir tüy ki can verir gülümsesen,
Bir tüy ki kapalı geceye güne.
Altın bilezikler o kokulu ten."

Ne garip Sezai Karakoç ve Cemal Süreya aynı kadına şiir şiir yanarken, o kadın şiir yerine nesiri daha çok severmiş. Belki maliye müfettişi eşi Orhan Giray'ın edebiyata ayıracak hiç vakti yoktu ama mutlu bir evlilik yaşamışlar. 


Hayat böyledir işte. 
Yanarsın ömür verirken, 
Düşüverirsin ömürden... 
Sen güle hasret çekerken 
Hasretin dikenden hallice 
Yar dediğin başkasının olur...