Ağustosu da yarıladık mı, bu bunaltıcı sıcaklar bitmiş olur, başlar hazan esintileri sabah akşamüstleri...
Üşümek güzeldir, evi, yorganı, montu olana...
Üşümek güzeldir, merhametli, şefkatli kalbi olana...
Üşümeyi ilk defa ilkokulda Oya'ya aşık olduğumda, sonra ortaokulda Cemile'ye...Hiç unutmam sınıfta yaramazlık, muzurluk anları hocanın etrafında...Cemile ile çarpıştık, yanak yanağa... Kıpkırmızı olmuştu İzmir'in yeşil gözlü kızı...O an üşümeyi slow yaşamıştım. Sonra uzun zaman üşümedim.
Yaz tatilinde çapkın patronumun sevgililerinden biri beni duvara yapıştırıp öpünce, üşümek ne kelime feleğimi şaşırmıştım, başım dönmüştü...Taze delikanlıya hiç merhamet etmemişti zilli.
Masumiyetim o gün, bekâreti bozulmuş kız misali bozulmuştu.
İnsan bazı şeyleri tatmamalı, sonra yokluğu dokunuyor ve zaman yine imdadınıza yetişiyor...Unutmasanız da, yoklukla, mahrumlukla yaşamasını öğreniyorsunuz...😔
Ablamın arkadaşına da kaçamak bir ilgim vardı, aşka benziyordu da çok ayıp olur diye tanımını kendime bile yapamazdım, ortaokul çocuğu seni...Uzun siyah saçlarına ve yumuk ellerine bayılırdım. 😇
Lisede Fransızca hocamın minisiyle sınıfa girişi, oturuşu...bu derste sınıfın en başarılı 3 kişisinden biri olmamın sebebi olabilir...Sevim öğretmen Hababam sınıfına gelen genç kadın hoca gibiydi...😎
Sonra üşütmeye mola verdi hayat...
Uzun süre üşümeye hasret kaldım.
Üşümek de bir mevsimdi belki de...
Uzun zaman üşümek istiyorum diye içimin dağlarında, vadilerinde haykırdım. Ne duyan oldu, ne gören. Sesimin yankısı üşümemi çoğalttı sadece...😔
Hafızın[*] kızı çıktı sonra, yaşı benden büyüktü. Birgün onu istediler, bize haber verdi. Gözyaşlarımı döktüm ardından...Onyedimde evlenecek halim yoktu. Ayrıca o ara fakirdik, koca teybi evden üşenmeden getiriyordu dans edelim diye...
Askerken üşüdüm sonra...
Hemşireydi. Bir süre birlikte üşüdük...Fazla masumdum, onun farklı üşüme isteklerini tatmin etseydim belki aşk biter ama ihanet giremezdi aramıza...İhaneti onda gördüm ilk defa. Masumluğumu da o zaman bir uçurumdan aşağı bıraktım.😔
Oysa ben ona aşıkken Aynur hemşire de bana sırılsıklam aşıktı. Belki Aynur sadık sevgili olurdu. Başını hafif yana yatırıp bakışını hatırladım şimdi.
Bütün üşümelerimden örnekler versem kitap yazmam gerekir.
Bunu burada seriye döksem, mümkündür de kendi hayatımı çok fazla gözönüne dökmeyi sevmiyorum. 😌
Şimdi Üşümek mevsimi 2 deyip, kuccukken evcilik oynarken benden büyük kızların neden hep beni doktor ya da karı-koca yaptıklarına giremem. 🙄 yoksa kadınlar tarafından kullanılma serüvenim ta o zamanlara mı dayanıyordu..?
Günümüze gel Murat diyorsunuz. Cıx riskli...Kaldı ki zaten günümüzü çiziktirmiyor muyum?
Bir kadın/ erkek üşütmeli... Varlığıyla ayrı, yokluğuyla ayrı üşümeli insan...
Bu yazıyı dün gece uykum kaçınca yazmış, hatta yayınlayıp, geri almıştım. Yayınlamakta hâlâ kararsızım.
Sonra sen çıktın ütopya ülkesinden Rüveyda diyerek susmalı...
[*] Kendisi değil lakabı Hafız idi.