4 Kasım 2020 Çarşamba

Rüveyda'ya Mektuplar 59 için gelen


Sevmek! Ne kadar derin bir kelime görüyor musun?

Sevmek dipsiz bir kuyuya benzer kurtulması imkansız.

"Sevince gitmeler hep ötelenir sevdanın arkasına adamım.!"

Bazen geceleri gökyüzüne bakarım! orda en parlak yıldız artık sensin... geceleri ne zaman yokluğunu hissedersem; balkonumun yanında,

Dut ağacımın altında kurulu salıncağımda usulca sallanıp sana bakarım saatlerce sohbet ederiz.

Hasretini sevdiğim!

Son mektubunda "senden sonra! Renkler soldu, kainat siyah beyaz, içinde bir ben gri..." demişsin.

Bırak kainat siyah yıldızlar beyaz, biz gri olalım.

Bırak bizden sonra sen'ler kainatın karanlığına siyahla yazılsın.

Görünmez olsun o mesafeli senler, biz hep biz olarak kalalım. Gri olalım, farklı olalım, karşılıklı sevgimizle dolup taşalım. Sevgimiz bize ışık kutup yıldızımız. karanlıkta bile bulalım diye birbirimizi!

Mevsim sonbahar; sararıp, döküldü tüm yapraklar, biz ikimiz ağaçta kalan son iki yaprak gibi bekliyoruz sonumuzu! Belki de fırtına esmesin diye dua ediyoruz; ayrılığa savrulmamak için, Birbirimiz için delice kanat çırpıyoruz.

Yanında baharın huzurunu bulduğum.!

Seninle yapmak istediğim o kadar çok şey var ki: karşılıklı oturup kahvemizi yudumlarken sohbet ederken uyuya kalmak. Gözlerimi açmadan saçlarımda ellerini hissetmek!!! Ah saatlerce durabilirim öyle.  Radyoda bizim şarkımız...   avuç içinden öptüğüm adam! 

Seninle her şey güzeldir. Hayalim,
Umudum, sevdiğim, kalbim

Ah evet kalbim! sen benim kalbimsin o olmadan yaşamak imkansızdır. Sen benim eksik parçamsın... ruhumun saklandığı göğsümde en önemli parçasın. Kalbimsin...


Şimdi geceler boyu uzatmak isterdim bendeki seni... geceler boyu sana yazmak, hiç durmadan...  günlerce senden konuşmak...

Hiç susmadan...    

Tutsağın...