19 Şubat 2025 Çarşamba

Sessizlik [24]


Ne çok gürültü var.
Biraz sessizlik lütfen!
Hepsi de insanlardan...
Hayvanlar gerektiği kadar sessiz.
Bitkiler harika, sessizliğin lisanı ile konuşur dururlar...
Ah gürültücü insan!
İster ki hep kendi konuşsun, diğerleri dinlesin.
Ortalık konuştuğunu sanan, zırvalarla hırdavatçı dükkânına dönmüş ama sorsan onlar üstat, uzman, fenomen...
Birbirimizi dinlemeden sürekli konuşuyoruz.
Kimse sessizliğin vakarına pirim/kulak vermiyor...
Kimse yerinde ve gereği kadar konuşmayınca ortaya kakafoni çıkıyor ve o durmadan konuşanlar bunu fark edemiyorlar.
Biraz sessizlik lütfen desen, faydasız, gürültülerinden duyamazlar.
Seni duymazlar!
Yağan yağmurun sesini duymazlar.
Karın sesini, güneşin sesini, bitkilerin ritmini, gecenin sesini, o gecedeki dolunayın, gökyüzünün...
Sevginin, merhametin, vicdanın, aşkın sesini duymazlar...
Yoksa rahmani seslere sağırlar mı ne?
Oysa asıl konuşanlar o sessizlerdir.
Yerlerini, hadlerini, sınırlarını, sıralarını ve zamanlarını bilirler...
Sessizce hikmetleri nasiplilerine sunarlar...
Sessizliğin bir de nazarı vardır, bakışı yani...
Ancak kendisini keşfedip hürmet edenlere sırları fısıldar...