12 Ekim 2017 Perşembe
Rüveyda'ya mektuplar (13)
Biliyorum Sevgili Rüveyda biliyorum!
Ben seni hep böyle marjinal ve yaşanmamış bir hayatta, illegal seveceğim.
Biliyorum, sen; gönlümde büyütüp, hece hece beslediğim bu sevgimi ne tam anlayabilecek ne de karşılığını verebileceksin! Sanki sen yüce bir çınar ağacının dalı, bense sana tutunma çabasındaki bir hazan yaprağı...
Ha düştü ha düşecek!
Ağaç için binler yapraktan bir yaprak, düşsün; ne olacak, kış biter, ilkbaharda gelir yine yeşil yeşil binlercesi. Mahrumiyet kime, yaprağa mı, ağaca mı? Seviyor, sevmiyor diye kadim zamanlardan beri, zavallı papatyaları yolmak gibi bir şey bu. Seven gitmez, seven üzmez. Papatyalara kıymak niye? Seven kıymet verendir, önemseyendir.
Nice papatyalar vardır, nazlı gülün erişemeyeceği güzellikte, derin ve sadıkane severler. Adı üstünde ne de olsa.....
....devamını kitabımdan okuyabilirsiniz.