4 Ekim 2020 Pazar

Saf olmak!


Charles Bokowski:
''Dünyada en saf insan olduğunu iddia eden kişiler,
Aslında şeytana danışmanlık  yapabilecek kişilerdir. Unutmayın..!'' 

Yazara aitse kötü bir genelleme! 

Saf olmak, bazen salak olmak, her defasında ''iyi niyet ve sevgi dolu olmak'' sebebi ile kanmak, aldanmak, yanılmak anlamlarını da içerir! 

Hatta öyle saf kalpli insanlar var ki, merhametlerinden yürürseniz ceplerini boşaltmanız çok kolaydır ve o saf kalplilerin içinde öyleleri vardır, aldatıldıklarını sonradan öğrenseler bile yine de ''verdikleri'' için memnun, aldatan namında da üzgündürler. 

İşbu ''vermek'' salt maddi şeyler değildir. Onlar tabiri caizse dış kapının dış mandalı basit dünyevi şeyler.
 
Biz sevgi, şefkatten, iyi niyetten, iyi düşünmekten söz ediyoruz. 
Bendeniz de salak ya da aptal olmayı her insan gibi kabul etmem lakin, hayatta pek çok aptallıklarım olmuştur ve olmaya da devam ediyor, son nefese kadar da edecek bu belli!

Ne yapayım insanları, can taşıyan her şeyi hayvan, çiçek hatta görünen her şeyi eşyaları seviyorum. Şefkatle bakıyorum. Bazen özellikle haberlerde aşağılık şeyler görünce anneme '' ben insanları artık sevmiyorum!'' desem de bu anlık çocukluklarımdan...

Bir şey daha; kimi sevip değer verip iyi niyetle çabaladıysam değerim olmadı desem yeridir. 

Evet beğenmediğim ve düzeltemediğim pek çok huyum zaaflarım var tamam. Ama şu iyi niyetim şefkatim bana her gün onlarca hata yaptırsa, ''sen akıllanmazsın, salak!'' dedirtse de iyi ki böyleyim. 

Charles'a tek bir pencereden baktığı için itiraz ettim. Üstelik ''saflık ettim'' diye de kendimden ve annemden başka kimseye söylemedim (bu yazı vesilesiyle ilk oldu).