16 Eylül 2020 Çarşamba

çırpınıyorduk!

 

çırpınıştı bu bizimki! 
kolsuz kanatsız,
namsız adsız!
belki dermansız,
ve belki de çaresiz...

çırpınıyorduk!
uçamıyorduk!
ah bir uçabilsek,
şehirleri aşardık,
bir solukta!
bırakırdık ardımızda,
ne varsa...

çırpındıkça,
olmayan kanatlarımız, 
kırıldı!
içimize akan yaşlarımız,
sel oldu taştı!
gözlerimiz de görmez oldu!
sevdik, 
biz bu kör/düğüm oluşu...

dedim ya çırpınıştı bizimkisi,
ümide açılan bir kapı görsek,
düşünmeden dalar,
akardı kanımız kanımıza...
gayri ne düşerse düşeydi,
payımıza...
yetmişti bu ayrılık
yangınlara düşmüş canımıza...